Dolar 39,6084
Euro 46,0512
Altın 4.221,14
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Antalya 34°C
Açık
Antalya
34°C
Açık
Sal 34°C
Çar 34°C
Per 33°C
Cum 33°C

Eh İşte

27 Mayıs 2016 09:23

Sezona en az Avrupa hedefi ile girdik. Aslında sezon başı konulan Avrupa hedefi yerine Türkiye Kupası hedefi konulsa daha gerçekçi olurdu …

Sezona en az Avrupa hedefi ile girdik. Aslında müthiş de bir giriş yaptık ama Fenerbahçe deplasmanındaki hakem faciasından sonra gardımız düştü. Bir öyle bir böyle, düşe kalka sezonu bitirdik. Aslında sezon başı konulan Avrupa hedefi yerine Türkiye Kupası hedefi konulsa daha gerçekçi olurdu. Hem Türkiye Kupası finali bizim evimizde oynanacaktı, anlamlı olurdu bence.

Henüz yeni bir takım olmamıza rağmen bazı maçlarda gerçekten müthiş işler çıkardık. Bazı maçlarda da, özellikle deplasman maçlarında Antalyaspor ismine hiç de yakışmayacak işler yaptık. Gençlerbirliği maçı olsun, Rizespor maçı olsun Konyaspor maçı olsun aklıma ilk gelen maçlar. Bu üç deplasman maçında rakip kaleye üç şutumuz yoktur sanırım. Bu gerçekten çok kötü bir şeydi. Düşünsenize, takımınızın peşinden bir umut deplasmana gidiyorsunuz ve takımınız siz ne kadar destek verseniz de kaleye şut çekmeden maçı tamamlıyor. Tam tersi olarak evimizdeki maçlarda ise gerçekten rakiplere cehennemi yaşattık. 0-2 Mağlup duruma düşüp de 3-2’ye getirdiğimiz Mersin İY maçı tarihe kazındı. Mersin mental olarak o gün küme düşmüştü bence.

Takımdan ayrılması gereken çok oyuncu var. Boşu boşuna para kazanan kim varsa gönderilmeli. Morais bence büyük bir kıyım yapacak. Eto’o ile birlikte bunun çalışmalarını yapmışlardır diye düşünüyorum ben. Aslında çalışma yapmaya gerek bile yok, her şey ortada sonuçta. Takım oyun planına uymayıp 11 oynayan bir ton oyuncu var. Yani seneye bir hedefimiz olacaksa bize bu hedefe giden yolda eşlik edemeyecek kapasitedeki oyuncuları yollamalıyız. Tabi yapılacak transferler de bu oyun felsefesine göre planlanmalıdır. Az ama öz transfer yapılmalıdır. Gelecek sezon için en büyük transfer, maddi anlamda biraz frene basmak olacaktır. Sonrasında başta Morais ve Eto’o olmak üzere sisteme uyan oyuncuları elde tutmak da büyük transferdir. Transfer yapmak için transfer yapılmamalıdır.

Sezon boyunca taraftar olarak gerçekten çok yorulduk. Bazen üzüldük bazen sevindik ama keşke uzun deplasman yollarından biraz daha fazla sevinçli olarak döndürebilseydi takımımız bizi. Gidilmedik deplasman bırakmadık, hem öyle az filan da değil; gerçekten çoğu takım taraftarının gidemediği, gitse bile çok az sayıda gittiği yerleri neredeyse istila ettik Antalyaspor taraftarı olarak. Bu sezon taraftar bakımından, sosyal medyada diğer takımların yaptığı oylamaya göre en büyük sıçramayı yapan biz olduk. Ligi de orta sıralarda bitirdik ama keşke aynı sıçramayı takımımız da yapsaydı. Seneye ciddi bir hedef ile ciddi bir sıçrama yapma zamanı gelmedi mi sizce de? Bu şehire bir şampiyonluk hedefi çok mu? Bence çok değil, geç kalınmış bir hedeftir şampiyonluk hedefi.