Düzen Şart
Haftalardır taşıdığımız ve gururlandığımız unvanı, bu hafta oynanan bir tiyatro sonucu kaybettik. Altınordu gibi bir takımla nasıl olur da bu sonuca varabilirdik aklım almıyor. Faturanın futbolculara kesilmesi gerekirken hocaya kesilmesi de bence oynanan tiyatronun acı sonuydu.
Bildiğimiz üzere geçtiğimiz günlerde Engin Korıkır, yönetimin kararıyla gönderildi. Tabii ki bu konu, takıma sadık taraftarın tepkisini çekti. Hocanın gönderiliş sebebini henüz bilmeyen ve buna anlam veremeyen taraftar, o yönetim kurulunu yöneten Gencer’e biraz daha ters düştü. Sosyal medyayı çok sık kullanan Gencer’in eleştirilere bizzat direkt mesajla cevap vermesi bana oturduğu makamın ağırlığı konusunda tereddüt yaşattı. Üstelik yazdıkları taraftarı genellercesine, beleşçi olarak konumlandırması hepimizi ciddi derecede rahatsız etti. “Parayı yönetim veriyor, parayı veren düdüğü çalar” mantığından bir an önce kurtulmaları şart.
Engin Hocanın “İnanılmaz derecede üzgünüm. Şerefsizlik, namussuzluk yapmadık.” sözü benim içimi fazlasıyla burktu. Yıllardır mütevazılığı ile tanınan kulüp yönetimimize bu durum hiç yakışmadı.
Kondisyon, hırs ve inanmışlık istiyoruz. Geçen sezon Aybaba’nın yüzünden yürüyerek top oynayan futbolcularımız, takımın paldır küldür düşmesine sebep olan etkenlerdendi. Yeni hocanın takıma ne pahasına olursa olsun hırs ve kondisyon yüklemesi lazım. Bence bu faktörü göz önünde bulundurup ince eleyip sık dokuyalım.
Takımın bu bunaltıcı ve sıkıcı durumdan hemen kurtulması gerektiğini, eski dönemdeki gibi bir hocayla uzun süreli bir plan yapılması gerektiğini düşünüyorum. Her senede, hatta senede 2-3 hoca değişikliğiyle bir yere varılmayacağı ortada. Yıllardır sık stat ve hoca değişikliğiyle zaten düzenimiz bir türlü oturamadı. Artık yeni stada geçinceye kadar yönetim ve takım düzenimiz de oturmalı. Yönetimi daha doğrucu kararlar almaya, daha sabırlı olmaya ve düşünerek iş yapmaya davet ediyor, bu şekilde olmasını ümit ediyorum.
Ülkü Deniz Ismık