ProvoKonya

Doğancan Ataş yazdı…

ProvoKonya
12 Ekim 2022 12:01

Moğol, neyi alırsa Tanrının eline düşmüş, haznesine girmiş sayılır.

Mevlana

Süper Lig’deki sekizinci maçımız bitti. Henüz sadece iki galibiyet alabildik. Tribündeki taraftar da sahadaki futbolcu da yedek kulübesindeki teknik heyette de galibiyete olan hasretin stresi var. Vücut diline çok rahat yansıyan bu duruma, geçen sezon oynanan oyuna bir türlü erişilememesinin etkisi mevcut.

Her şeye rağmen rakip Konyaspor. Ahmet Çalık’ın üzücü vefatının ardından özellikle yönetim bazındaki yakınlaşmalar, taraftarda da olumlu hava estirmiş. Buna bir kısım Antalyaspor taraftarı deyip isteyen üstüne alınsın diyerek kapatalım. Pandemi boyunca devam eden deplasman taraftarının statlarda olmamasının da etkisiyle Antalyaspor ve Konyaspor tribünleri arasında yıllardır süren soğuk rüzgarlar yerini acaba durumuna bırakmış.

Gelgelelim tarihler 8 Ekim 2022 Pazar gününü gösterirken Konya’nın gerçek yüzü, Antalyaspor camiasının yüzüne soğuk bir tokat gibi gelip çattı. Önce maç öncesinde taraftarlarının sosyal medya hesaplarından isyan paylaşımları geldi. Antalya’nın emniyet güçleri onları Antalya’ya alırken zorluk çıkarıyormuş da aç kalmışlar, perişan olmuşlar. Madem öyle sizi süründürdüklerini düşünüyorsunuz,  sormazlar mı insana daha maç başlamadan büyük bölümünüz statta yerini nasıl alabildi? E madem Antalya’ya girerken eziyet çektiniz, yıllardır Konyaspor-Antalyaspor maçlarına giden Antalyaspor taraftarına yapılanları tek tek saysak utanır mısınız? Utanacağınızı bilsek kar kış demeden 600 kilometreye yakın (anlaşılmaz diye yazıyorum gidiş/dönüş) yol çeken Antalyaspor taraftarının maçın ikinci yarısına anca giriş yaptırdığınız mevzulara da gireriz.

Stadyumun içine dönersek, ilk yarı takımımızdan oyun anlamında bir şey görememenin can sıkıntısı zaten yüzümüze yansımıştı. Rakip ise yatmaya mı gelmiş futbol oynamaya mı anlamadık. İlk yarı boyunca yere yatıp ah vah çekip yerlerde kıvranmayan oyuncusu kalmamıştır diye düşünüyorum.

İkinci yarıda ise bildiğimiz Antalyaspor’a sadece beş dakika yetti. Devre başlar başlamaz girilen iki pozisyon golün habercisiydi. Üçüncü pozisyonda kilit açıldı. Bu andan sonra Konyaspor’un sahadaki oyuncularının ve yedek kulübesinin şovu (!) vites arttırdı. Stadyumdaki herkes bu provokasyona bizzat şahit oldu. Batı tribünün özellikle alt kısmındaki taraftarlar buna daha yakından tanıktı. Özellikle son yirmi dakikada işler zaten çığrından çıktı.

Sahadaki 4 numara Adil’in, 15 numara Calvo’nun yaptıkları yetmemiş olacak ki, yedek kulübesinden çıkıp Antalyaspor taraftarına küfür eden, hakaret eden, el kol hareketlerini tüm cesaretiyle sürdüren oyuncularına teknik direktörleri de aynı şekilde eşlik edip Antalyaspor taraftarını çileden çıkardı. Yapılan saygısızlıklara tek bir yetkili dur demedi. Sahadaki hakimiyetini o sırada çoktan kaybeden orta hakem, Konyaspor yedek kulübesinde yaşanan rezalete oralı bile olmadı. Ancak tüm futbolseverlerin beyefendiliği ile tanıdığı Nuri Şahin sarı kartı hak etti öyle mi? Burada şu notu da düşmek zorundayım takımı 1-0 öndeyken uzatma dakikalarında yerde yatan oyuncusuna kalk işareti yapıp rakibe duyduğu saygıyı bir kez daha ortaya koyan Nuri Şahin fair-play anlayışına bir kez daha şahit olduk.

Buradan Antalyaspor yönetimine seslenmek istiyorum. Bugüne kadar birçok olayda Antalyaspor armasını ve ismine yakışır şekilde dik durulup gerekli açıklamalar yapıldı. Ancak kendi evimizde Antalyaspor taraftarına yapılan aleni aşağılama ve provokasyonu sadece açıklama ile değil, tüm video kayıtları ile ortaya koymaya ve hukuki açıdan Antalyaspor taraftarının ve Antalyaspor isminin hakkının sonuna kadar aranmasına davet ediyorum.

Yazının başında Konya’nın büyük övünç kaynağı Mevlana’nın da dediği gibi “Moğol, neyi alırsa Tanrının eline düşmüş, haznesine girmiş sayılır” lafı Moğollar Anadolu’ya girip çocuk, kadın, yaşlı demeden Anadolu’yu ve Türkleri katlederken söylenmiş bir sözdür ve Mevlana’nın sohbetlerinden oluşan Fihi Ma Fih eserinde geçmektedir. Konya da geldi provoke etti, ortalığı karıştırdı, deplasmanda 6 dakikalık uzatmanın 8 dakika oynatıldığı maçta son dakika golüyle hazine bulmuş gibi sevinip gitti. Haksız kazancın da yüzyıllar sonra topraklarının geleneği olduğunu bir kez daha görmüş olduk.