Aldırma Gönül Aldırma

Bir deplasmandan daha elimiz boş döndük.
Başakşehir karşısında aldığımız üç puanla umutla başlamıştık lige. Sonra zaten ne zaman deplasmana gitsek elimiz boş döndük evimize. Bir tek Bursaspor maçını kazandık. Galatasaray ile son dakika golü ile berabere kaldık. Diğer beş maçı da kazanamadık.

Uğurlu ve ekibine şans verelim demiştim. Bir maç kaybettik diye bu lafımdan dönmeyeceğim. Bu ekibin biraz daha şansa ihtiyacı var. Belki biraz da zamana.

Tabii ki takımın başına bir hoca gelmeli. Ama araştırılması gerekiyor. Takımı batıracak birisi gelecekse eğer Uğurlu ve ekibinin devam etmesi daha yararımıza olur. En azından onlar takımı tanıyorlar. Bizi ayakta tutacaklarına inanıyorum.

Takımımıza güvenip bu kötü günleri birlik ve beraberlik içerisinde atlatmamız lazım. Daha iyi olacağız. Birlikte oldukça ve birbirimize  kenetlendikçe takımımız da olumlu etkilenecek, kazanmak için daha istekli olacaktır. Mersin İdman Yurdu maçında olan müthiş geri dönüşü unutmamamız lazım. Bu takımda bu sene Ziraat Türkiye Kupasını alacak ve ligi üst sıralarda bitirecek kalite var. Takımımızda bu kapasite var. Yeter ki bizler inanalım. Sonuna kadar takımımızın yanında olup destekleyelim.

Trabzonspor deplasmanında takımımızı yalnız bırakmayan büyük taraftarımıza selam olsun. Sizler bu armanın peşinde kilometrelerce yol gidip deplasmandan eliniz boş dönseniz bile her hafta takımın yanında oluyorsunuz. Karşılıksız sevdanıza her yenilgide daha bir umutla sarılıyorsunuz. Bir gün bu günleri yad edip “Ömrümü verdim ama değdi be.” diyeceksiniz. Güzel günler bizim olacak. Güzel günler göreceğiz. Güneşli günler hep bizimle olacak. Aynı Antalya’mızın havası gibi.

Ama o zamana kadar:
“Görecek günler var daha
Aldırma gönül aldırma”

Kırmızı beyaz aşkla kalınız. Haftanız güzel geçsin…