Röportaj: Samuel Inkoom

SadeceAntalyaspor ailesi olarak, Antalyaspor’un yeni transferlerinden Samuel Inkoom ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

Röportaj için futbolcumuz Samuel Inkoom’a ve tercümanımız Süleyman Sincar’a teşekkür ederiz.

Öncelikle kendisini tanıyalım. Samuel Inkoom kimdir? Yeşil sahalara adım atmaya nasıl ve ne zaman karar verdi?

26 yaşındayım. Futbola 10 yaşında Gana’da başladım. Küçüklüğümden beri çalışkanlığımla ön plana çıktığımı düşünüyorum.

Antalyaspor’a transferi nasıl gerçekleşti? Transfer olmadan önce Türk futbolu ya da Antalyaspor’a dair bilgisi var mıydı?

Antalyaspor’un teklifi geldikten sonra menajerim bana Antalya’dan ve Antalyaspor’dan bahsetti. Antalyaspor’da Samuel Eto’o’nun oynadığını da öğrendikten sonra çok fazla düşünmeye gerek duymadım. Teklifi duyunca çok mutlu oldum ve kararımı verip Antalyaspor’a geldim.

Futbola Junior Juventus Academy’de başlaması, gelişimine ne gibi katkılar sağladı?

Gana’da birçok akademi takımı bulunuyordu. Ben ise Junior Juventus Academy’yi seçtim ve futbola burada başladım. Buranın bana kattığı en büyük şey ise başka takımlara transferimde iyi bir referans olması oldu.

Kariyer bakımından birçok ülke liginde forma giydi. Bu ligler ile karşılaştırma yapıldığında Süper Lig’i nasıl yorumluyor?

Türkiye’den önce Ukrayna, İsviçre, Yunanistan, Fransa, Amerika ve Portekiz Ligleri gibi liglerde forma şansı buldum. Türkiye Ligi için şunu söyleyebilirim, gerçekten de üst düzey mücadeleye dayanan ve top-class tabir edebileceğimiz oyuncuların oynadığı bir lig. Ligde Samuel Eto’o, Van Persie, Nani gibi çok büyük ve çok kaliteli oyuncular da yer alıyor. Böyle bir ligde top koşturduğum için çok mutluyum.

Amerika’dan Avrupa’ya döndüğünde “Yeni bir başlangıç yapacağım.” şeklinde bir açıklaması vardı. Bu hedeflerinin ne kadarını gerçekleştirebildi?

O sıralar Amerika’da forma giydiğim kulüple aramda bazı problemler vardı. Bu yüzden Portekiz Ligi’ne gittim. Tekrar Avrupa’da forma şansı bulduğum için çok mutluyum.

Boavista’da kısa bir süre forma şansı bulabildim. Hırslı ve çok çalışkan bir yapım var, bunu da takımımda ortaya koymaya ve kendimi kanıtlamaya çalıştım. Futbolda dün yoktur, her zaman ileriye bakmanız gerekiyor. Ben de sahaya çıktığım zaman %100’ümü sahaya yansıtmak için çıkıyorum ve varımı yoğumu ortaya koyuyorum.

Antalyaspor’a geldiğimden bu yana her şey yolunda gidiyor. Takımım için tabiri caizse ölmem gerekiyorsa ölmek istiyorum. Takımım için her zaman savaşacağım. Onları hiçbir zaman yalnız bırakmak istemiyorum.

Teknik Direktör Jose Morais’i nasıl yorumluyor?

Kendisi gerçekten çok sempatik, sevecen ve ne yaptığını bilen birisi. Aynı zamanda çok iyi bir insan. Antalyaspor’u daha üst seviyelere çıkartmak için çaba gösteriyor. Bizler de futbolcular olarak çok çalışırsak kendisiyle birlikte iyi bir ivme yakalayacağımızı düşünüyorum. Onunla birlikte çalışmaktan mutluyum.

Antalyaspor, ligde dört maçtır galip gelemiyor. Önümüzde ise zorlu Fenerbahçe ve Eskişehirspor maçları bulunuyor. Galip gelememenin kendisinde ve takımda bir baskı oluşturduğunu düşünüyor mu?

Galip gelemememizin üzerimizde mutlaka bir baskı oluşturduğunu söyleyebilirim. Fakat futbolda bunlar olağan şeyler, önemli olan düştüğünüz zaman kalkabilecek gücü kendinizde bulmanızdır.

Takımımıza yeni oyuncular katıldı, yeni hocamız geldi, yirmi gün gibi bir sürede mucize yaratamayız. Eksiklerimizi gidermek için ise elimizden geleni yapıyoruz. Takıma katıldığımdan bu yana söyleyebilirim ki, başkanımızdan, takım kaptanımıza, oyunculara kadar herkes takım için elinden gelen her şeyi yapıyor.

Fenerbahçe gibi şampiyonluğa oynayan bir takımla mücadele edip, bir hafta sonra küme düşmemeye oynayan Eskişehirspor karşısına çıkacağız. İyi bir mücadele ortaya koyup iki maçı da kazanmayı hedefliyoruz.

Konyaspor yenilgisinin ardından bu sezon Antalyaspor’un Avrupa Kupaları hedefi de suya düşmüş oldu. Bu mağlubiyetinin kendisinde yarattığı hisler nelerdir? Bundan sonra sadece lige dönen Antalyaspor’u nasıl bir gelecek bekliyor?

Konyaspor maçında şunu söyleyebilirim ki şans faktörü bizim yanımızda değildi. Gol atabilirdik, maçı kazanabilirdik, bunları yapmak için de çok iyi pozisyonlara girdik fakat değerlendiremedik. Şansımız yoktu diyebilirim. Artık ligde önümüze bakacağız.

“Taraftar, bir takımı ateşleyen ve arkasında olan en büyük güçtür.” Derler. Kendisi Antalyaspor tribünlerini ve Antalya halkının futbola olan ilgisini nasıl buluyor?

Bu cümleye tamamiyle katılıyorum. Taraftarımız bizi çok iyi ateşliyor, özellikle kale arkalarında yer alan iki grup da bize çok iyi destek veriyor. Takım moral olarak geriye düştüğünde ve konsantrasyonumuz bozulduğunda bizi ateşlemeyi çok iyi biliyorlar. Son oynanan Konyaspor deplasmanında da buna şahit olduk.

Antalya halkının ise bana ve takımımıza olan ilgisinden çok memnunum. Bir taraftarın oyuncularına sahip çıkması oyuncu için en önemli şeylerden bir tanesidir. Güç ve atmosfer için taraftar çok önemlidir.

Samuel Eto’o hakkında ne düşünüyor? Eto’o ile birlikte oynamak, kendisine ne gibi şeyler katmaktadır?

Samul Eto’o, Afrika Kıtası için de benim için de çok büyük bir oyuncu. Kendisi gerçekten bir idol diyebilirim. Burada dört defa Afrika’nın en iyisi olmuş bir oyuncudan bahsediyoruz. Zaten bu yüzden kendisine saha içinde de saha dışında da çok büyük bir saygı gösteriliyor.

Eto’o, gerek saha içi gerekse saha dışında sürekli bana neleri yapıp yapmamama dair tavsiyelerde bulunuyor. Kendisi gerçekten de çok iyi bir profesyonel. Samuel Eto’o’yu babam gibi, büyük abim gibi görüyorum

Kendisine futbolu sevdiren biri olmuş mu? İdol olarak gördüğü bir oyuncu var mı?

Kendi mevkiimde oynayan birini örnek vermem gerekirse kesinlikle Cafu diyebilirim.

Antalyaspor’a geleli kısa bir süre olmasına rağmen kendisi hırsı ile dikkat çekti. Peki, saha dışında nasıl bir Inkoom vardır?

Ben sadece antrenmanlarda ve maç esnasında elimden geleni yapmak istiyorum, hepsi bu. Futbol dışında ise zamanımı tamamiyle aileme harcıyorum. Ailemle zaman geçirmekten hoşlanıyorum. Ayrıca ailem de Antalya’da olmaktan ve bize gösterilen yaklaşımdan çok mutlu.

Kendisi Gana Milli Takımı’nın ve Afrika’nın en iyi oyuncularından biri olarak gösteriliyor. Kendisi bu konuda neler söylemek ister?

Milli Takım’da forma giyerken sahaya her şeyimi yansıtmaya çalışıyorum. İki defa Dünya Kupası’nda dört defa da Afrika Kupası’nda ülkemi temsil ettim. Bunlar benim açımdan da gerçekten onur verici şeyler. Milli Takım’ın da kariyerim için mükemmel bir geçiş noktası olduğunu söyleyebilirim.

Futbola yeni başlayan genç isimlere ne gibi önerilerde bulunur?

Onlara birinci nasihatım şudur; eğitim çok önemli, lütfen bunu dikkate alsınlar. Eğitim, kendilerini geliştirmeleri için çok önemlidir. ÖZellikle hocalarını ve ailelerini çok iyi dinlemeleri gerekiyor. Kendilerini iyi bir şekilde geliştirmek istiyorlarsa bunları yapmaları lazım.

SadeceAntalyaspor.com ailesi olarak bu keyifli röportaj için teşekkür ederiz. Son olarak bizler aracılığı ile Antalyaspor taraftarlarına iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Geldiğimden beri gördüğüm en önemli şey şu; bizler saha içerisinde 11 kişi mücadele ederken, onlar da 12. adam olarak tribünlerde yerlerini alıp bizlere sonsuz destekte bulundular. Antalyaspor taraftarı çok ateşli bir taraftara sahip. Onlar işlerini yeterince iyi yapıyorlar, artık sıra bizde. Bizler de artık kazanmaya başlayıp kendilerini mutlu etmek istiyoruz.

RÖPORTAJ: H. Merve KORKMAZ
FOTOĞRAF: Hüseyin YAŞA
DÜZENLEME: Eda GENÇ

* Bu röportaj, 2 Şubat 2016  tarihinde yapılmıştır.