Röportaj: Gökhan Egeli

SadeceAntalyaspor Ailesi olarak, Antalyaspor Voleybol Takımı Antrenörü Gökhan Egeli ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

SadeceAntalyaspor.com Ailesi olarak bu keyifli röportaj için hocamıza teşekkür ederiz.

Öncelikle bilmeyenler için sizden bahsedelim. Gökhan Egeli kimdir? Voleybol geçmişinizden biraz bahseder misiniz?

1980 yılında Balıkesir’in Susurluk ilçesinde doğdum. 13 sene önce başladığım antrenörlük kariyerimde, önce İstanbul daha sonra İzmir, Çanakkale, Salihli gibi takımlarda çalıştım. Sultanlar Ligi’nde ve voleybol altyapılarının bütün kategorilerinde görev yaptım. Kendimi bu süreçte iyi yetiştirdiğime inanıyorum.

Daha önce İstanbul UPS, İzmir Gelişim Koleji, Çanakkale Belediyespor, Salihli Belediyespor, Kepez Belediyesi gibi takımlarda çalıştınız ve geçen sezon Antalyaspor Voleybol şubesinin başına geçtiniz. Sizi Antalyaspor Voleybol şubesinin başına getiren ne oldu?

Antalyaspor’da voleybol şubesinin kuruluşundan bu yana içindeyim. Yöneticimiz Alp Özel Bey ile tesadüf eseri karşılaştık. O projelerini anlattı, projeler benim de aklıma yatınca birlikte çok güzel bir oluşuma başladık ve şuanda da o oluşumu devam ettiriyoruz. Tabii bu konuda diğer yöneticilerin de katkısı var fakat projeye ilk başlangıcımız Alp Özel’ledir.

Antalyaspor Voleybol Takımının kurulmasından bugüne dek geçen süreci bizlerle paylaşır mısınız? Bu aşamalarda karşınıza çıkan zorluklar oldu mu, bu süreci aşmada kimlerin ne gibi katkıları oldu?

Alp Beyin katkısının yanı sıra, eski Kulüp Derneği Başkanımız Nafiz Tanır, diğer yöneticilerimiz ve teknik ekibimizin gerçekten özverili ve çok çalışması sonucunda voleybol şubesini bugünlere getirdik. Kuruluştan bu yana tabii ki zorluklar yaşandı. İlk oluşumlar takdir edersiniz ki her zaman zorludur. Ama basamak basamak, adım adım bu zorlukları aşarak Antalyaspor voleybol branşını bugünkü seviyesine getirdik.

Çok kısa zamanda kurulan, minik takımla Antalya il müsabakalarını 14’te 14 yaparak namağlup bitiren, A Takım ile Bölgesel Lig’i namağlup tamamlayarak Voleybol 2. Lig’e yükselen bir Antalyaspor takımı… Bu başarıyı neye borçluyuz? Bu başarının devam etmesi için ne gibi çalışmalar yapmaktasınız?

İlk önce hiçbir başarının tesadüf olmadığını söyleyeyim. İlk sezonunda yeni kurulan bir şubenin bu kadar güzel başarılar elde etmesi tabii ki onur vericidir. Minik takımımız 14’te 14 galibiyet ile Antalya şampiyonu oldu ve bu başarı çok büyük ses getirdi. Biz bu çocukları Kepez ilçesinin bir okulundan bulduk. Değerli beden eğitim öğretmenlerine de büyük bir teşekkürü borç bilirim. Hocamız minik takım için elinden gelen her şeyi yaptı, biz hani biraz da hazıra konmuş gibi olduk ama o çocuklar için o bölge içinde büyük bir iş yaptığımızı söyleyebilirim.

A Takıma gelirsek, Antalya dışından hiçbir oyuncusu olmadan Bölgesel Lig’de mücadele ettik. Isparta’daki şampiyonluk maçını güzel bir şekilde bitirerek 2. Lig’e terfi ettik. Bu başarının devamı için bu sene olayı çok daha ileriye götürdük ve hiç durmadan ilerliyoruz. Bu başarıda en büyük pay, yine yönetimseldir, antrenörlerindir. Antalyaspor’daki her bir bireyin bu başarıda emeği vardır.

Yapılan çalışmalardan en önemlisi ise Antalya’nın en büyük sorunlarından birisi olan kapalı spor salonu eksikliğiydi. Değerli Antalyaspor Kulübü Derneği üyemizin yaptırdığı Neriman-Erol Yılmaz Sosyal Bilimler Lisesi’ne muazzam güzellikte bir salon yapıldı ve Biz Antalyaspor Kulübü Derneği olarak bu salonu bizlere kullanıma açtı. Biz de çalışmalarımızı burada sürdürüyoruz.

Bu sezon Antalyaspor A Takımı, ilk kez Voleybol 2. Lig’de mücadele ediyor. Sezondan beklentileriniz nelerdir?

İlk sezonumuzda Antalya ilindeki sporcularımızla lige başladık. Dışarıdan yine transferimiz yok. Herkes Antalya’da yaşıyor, Antalya’da ikamet ediyor ya da Antalya’da öğrenci… İyi bir kadro oluşturduk. Ağustos ayının başından bu yana antrenmanlarımızı yoğun bir şekilde gerçekleştiriyoruz. İkinci Lig’e ilk katılışımız fakat burada çok iyi bir şekilde mücadele edebilecek bir takıma sahibiz. Sezondan beklentimiz ise Antalyaspor’u en iyi ve en güzel şekilde temsil ederek, en iyi başarıyı elde etmektir. Elimizden gelenin en iyisini yapıp, grubu en yüksek yerde bitirmeye çalışacağız.

Grubumuzda size göre en güçlü takım ya da Antalyaspor’u en çok zorlayacak takım hangisi olarak görüyorsunuz?

Bizi en çok zorlayacak takım Manisa ilinin Alaşehir ilçesinin takımı olan Alaşehir Belediyesi olacaktır. Onlar büyük yatırımlar yaptılar ve güzel takımlar kurdular. Onun dışında diğer tüm takımlar birbirine denk güçte diyebilirim.

Türkiye’deki voleyboldan bahsedersek, Türkiye liglerindeki voleybolu nasıl değerlendirirsiniz?

Türkiye liglerini değerlendirirsek, Sultan Ligi için dünyanın en iyi ligi diyebilirim. Birçok ünlü transfer yapılıyor, dünyaca ünlü oyuncular bu ligde oynuyor. Zaten Şampiyonlar Ligi son üç-dört senedir sürekli Türkiye’deki kulüplerde kalıyor, her sezon Şampiyonlar Ligi şampiyonu Türk takımları oluyor. Birinci Lig olsun, İkinci Lig olsun diğer ligler de çok kaliteli. Yatırım yapan kulüpler var. Türkiye’de bayan voleybolu çok iyi bir seviyede, bayan voleybolu olarak çoğu branşın önündeyiz

Sizce başarıyı getiren en önemli faktörler nelerdir?

Başarıyı getiren en önemli faktör, çalışmaktır. Ama bu ekip olarak çalışmaktır. Özellikle takım sporlarında başarı; tüm ekibin sporcusu, antrenörü, yönetici, çalışanları ve bir kulüpte olması gereken ne varsa hepsinin ortak çalışmasıyla oluşan bir faktördür. Tek başına oyuncu ya da antrenör bir başarı elde edemez. Ben tamamen kulübün en alt kategorisinden en üstüne dek başarı için çalışması gerektiğine inanan insanlardanım. Spor kulübü olarak her ferdin bu başarıda katkısı vardır ve her ferdin aynı şekilde takım çalışması yaparak çalışması gerektiğine inanıyorum.

Bu spora gönül veren ya da yeni başlayacak olan sporculara önerileriniz nelerdir? İyi bir voleybol sporcusu olmanın yolu nasıl bir eğitimden geçiyor?

Bu sporu değerlendirirsek, özellikle kız çocukları tarafından voleybola çok fazla akın var. Dünyada da artık böyle; erkek çocuklar futbol veya basketbol, kız çocuklar daha çok voleybol ve cimnastiğe kaymış durumda.

Bu spora başlayacak olan sporculara önerim, sabırlı olsunlar ve çok çalışsınlar. Spor yapan öğrenci derslerinden geri kalır gibi bir yanlışın içine girmesinler. Veliler bu eğitim sisteminde çocuklarını özellikle 8. ve 12. sınıfa geldiğinde boş geçiriyorlar. Fakat bu seneler herhangi bir spor branşında gerçekten verim alabileceği en iyi seviyelerdir. Bütün sporlar için konuşmak gerekirse başarı, çok çalışma, verimli çalışma ve düzenden ibarettir. Her şey bir düzenin içinde olmalı.  Ben ve sporun içinden gelen herkes bu aşamalardan geçerek bu işi devam ettirdiler.

Antalyaspor kulübü olarak biz bu eğitimi sporcularımıza ne derece verebiliyoruz? Size göre kulübümüzün bu yöndeki eksileri ve artıları nelerdir?

Antalyaspor Kulübü olarak bu eğitimi sporcularımıza en üst düzeyde vermeye çalışıyoruz. Servis olanağımız var, salon olanağımız var. Antrenörlük konusunda Veysel Hocamla birlikte tüm sporculara kaliteli bir eğitim vermeye çalışıyoruz. Başarının tesadüf olmadığını göstermeye çalışıyoruz. Bu kadar kısa sürede elde edilen bu başarılar tabii ki kolay değil. Verdiğimiz eğitimin sonuna dek arkasındayız ve iyi bir eğitim verdiğimize inanıyoruz. Kulüp olanaklarımız çok fazla. Antalya’da sporcularımıza üst düzey olanaklar sağlarken, sporcularımızdan sadece çalışmalarını istiyoruz. Çalışarak başarabileceklerini onlara inandırmaya çalışıyoruz. Eksilere gelirsek de, kulübümüzün eksileri yok yalnızca artıları var diyebilirim.

Antalyaspor’un yeni faaliyete geçen bir branşı olarak voleybola Antalya halkının bakışını nasıl buluyorsunuz? Mesela hafta sonu oynanan ilk maçta taraftarın maça ilgisi beklentilerinizi karşıladı mı?

Antalya’da voleybol zaten sevilen bir branştı. Bizim altyapılardaki liglerimiz o kadar uzun sürüyor ki, çoğu ilde ligler kasım ya da aralık ayında başlarken, bizler okullar açılır açılmaz ilk hafta müsabakalara başlamak zorundayız. Öteki türlü takvim yetişmiyor. Antalya halkı voleybolu çok seviyor, özellikle kız çocuklarının voleybol oynamaları için aileleri onları çok destekliyor.

Hafta sonu oynadığımız maçta ise sayıca fazla ve güzel bir seyirci kitlesine sahiptik. Maça çok iyi bir ilgi vardı. 10 Bin kişilik Antalya Spor Salonu’nda maçlarımızı oynuyoruz. Salon çok büyük, küçük bir salon olsa orası tamamen dolu gözükürdü emin olun. Belki sayıca az görünmüş olabilir ama seyirci sayısı tahminimden çok daha fazlaydı.

Antalya’da voleybol branşına ilginin daha da arttırılması için ne gibi çalışmalar yapılması gerekiyor? Yapılan çalışmalar sizce karşılık bulabiliyor mu?

Bir üstte de dediğim gibi Antalya halkı voleybolu seviyor ve destekliyor. Antalya ilinde İkinci Ligde biri biz diğeri Kepez Belediyesi olmak üzere iki takım var. Bir üst liglerde takımımız olduğunda Antalyalılar, voleybolun üst liglerdeki güzelliklerini daha da anlayabilecek duruma gelecek. İnşallah Sultanlar Ligi’ne bir takım çıkartırsak, o zaman voleybol Antalya için bambaşka bir anlam kazanacak.

Yıllardır bu branşın içinde olan biri olarak gerek Antalyaspor gerek diğer kulüpler olsun unutmadığınız bir anınız var mı?

Çanakkale Belediyespor ile çalışırken ilk senemizde Sultanlar Ligi’ne çıktık. Sürekli düşme potasında mücadele ediyorduk. Beşinci haftada antrenör değişti, işler bir türlü rayına oturmadı. Ama orada unutamadığım tek şey, ligde kalmanın sevinciydi. Çünkü il olarak Çanakkale’yi de çok seviyorum. Çanakkale Belediyespor, son maça dek mücadele ederek ligde kalmıştı. O son maçı hiç unutamam.

Biraz da salon dışındaki hayatınızdan bahsedelim.  Gününüzü nasıl geçiriyorsunuz, boş zamanlarınızda neler yaparsınız?

Şu an için sürekli voleybola odaklıyız o yüzden gerçekten hiç boş vaktim olmuyor. Ligler açıldı, altyapı ligleri başladı, İkinci Lig’deki bütün gruplarda Federasyon Çarşamba gününe maç koydu ve sekiz günde üç maça çıkmış olacağız. Ama Konyaaltı’nı çok seviyorum. Boş kaldığım zaman Konyaaltı Sahili’ne gidiyorum, orada vakit geçirmeyi, yüzmeyi seviyorum.

Voleybol dışında sevdiğiniz bir spor dalı var mı? Diğer spor dallarıyla ne kadar ilgilisiniz?

Tabi voleybol kadar profesyonel anlamda olmasa da bir spor insanı olarak bütün spor dallarıyla ilgileniyorum. Bir ara futbol oynamışlığım vardır, basket maçlarını izlemeyi çok severim. Yüzmeyi severim, yüzme branşı benim daha çok ilgimi çeken bir branş diyebilirim.

SadeceAntalyaspor.com Ailesi olarak bu keyifli röportaj için teşekkür ederiz. Son olarak bizler aracılığı ile iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?

RÖPORTAJ: Deniz AYDIN
FOTOĞRAF: Çağan KALKAN
DÜZENLEME: Eda GENÇ AYDIN

Bu röportaj 9 Ekim 2018 tarihinde yapılmıştır.