Zora Sokmak

Rizespor deplasmanı bizim için bence sezonun şu ana kadar oynadığımız en önemli maçıydı. Beraberlik bile artık mum ışığı ile görebildiğimiz Avrupa Kupaları hayalimizi sona erdirecekti. Hoş, galip geldik ama üst üste alınan iki mağlubiyet sonucu hedefimize çok uzak kaldık maalesef. Lakin biz tribün olarak inanıyoruz, inanmak zorundayız. Bizler inanmalıyız ki sahadakiler de pes etmesinler.

Sezon sonu yaklaştıkça ideal 11 kurgumuzdan uzaklaşmaya başladık. Sakatlıklar, kart cezalıları derken haftalardır ”Yazayım mı,yazmayayım mı” soruları arasında gidip geldiğim Motta olayı artık yazılması gereken bir duruma geldi.

Motta ülkesine gitmiş. Ailevi bir sıkıntısı varmış. Sanırım altı maçtır yok Motta, beş maç da olabilir. Her neyse… İlk defa böyle bir durum ile karşılaşıyorum ben şahsen. Bildiğim kadarı ile Motta, 800.000 Euro para alıyor sezonluk bizden. Takımda en çok kazanan üçüncü kişi olması gerekiyor. Kulağımıza gelen şeyler pek iç açıcı değil maalesef. Kendisinin sinir krizleri geçirdiği gibi şeyler duyuyoruz. En son Rıza Hoca açıklama yaptı ve kendisinden bu sezon yararlanamayacağını söyledi. O halde Antalyaspor’un derhal yapması gereken şeyler vardır,  öncelikle sözleşmesini tek taraflı feshetmeliyiz. Ardından da tazminatımızı almalıyız. Futbolcu sözleşme şartlarını yerine getirmiyor. Tabii ki bu işin profesyonellik tarafı. Bana kimse demesin ki “Ya hu adamın durumu bu” gibi şeyler. Biz ne oyunculara vurulduk zamanında, bugün Motta iyi olsa ve 2-3 transfer taksitini yatıramasak ne olurdu diye sorarım karşılığında. Bu iş profesyonellik gerektiren bir iştir. Kulüp kimsenin babasının malı değildir. Ne yapılması gerekiyorsa o yapılmalıdır. Annesi, babası vefat eden oyuncular ertesi günü maça çıkıyor. Bakın size taze bir örnek:

Daha geçen günlerde Rizespor’un oyuncusu Leonard Kweuke’nin başına bir olay geldi. Eşi hamile ve ikiz bebek bekliyorlardı. Eşi doğum için Amerika’ya gitti ve orada bir trafik kazası geçirdi. Eşi ağır yaralıydı ve yoğun bakıma kaldırılırken maalesef bekledikleri ikiz bebeklerin ikisi de henüz anne karnında 8 aylıkken vefat etti. Adamın iki çocuğu vefat etti, eşi yoğun bakımda, maalesef vizesi olmadığı için Amerika’ya eşinin yanına da gidemedi. İnanılmaz kötü bir durum bu. Peki Leonard Kweuke ne yaptı? Bütün maçlarda oynadı. Olay 29 Kasım’da meydana geldi ve o bütün maçlarda oynadı. Benim bildiğim o tarihten itibaren de sadece ligde 6 gol attı.

Motta olayında camia ikiye bölünmüş durumda. Bir taraf vicdanını kullanıyor. Tabii ki bende o kadar gaddar değilim lakin Antalyaspor’un menfaatleri her zaman daha önemlidir. Antalyaspor vicdan muhasebemizi yapacağımız kadar lüks bir yer değildir. Kulüp menfaatleri neyi gerektiriyorsa o yapılmalıdır.

Antalyaspor, Rize deplasmanında altın değerinde bir 3 puan almıştır. İlk yarı mükemmel oynayan bir takım vardı sahada. İkinci yarı Kweuke atılana kadar yine mükemmel oynadık. Aslında ilk yarı Celustka beceriksizlik yapmayıp kalenin dibinden gol pozisyonunu dağlara taşlara vurmasa maç o anda bitecekti. İkinci yarı Hikmet Hoca iki değişiklik yaptı. Rıza Hoca da buna karşılık verdi lakin yedek kulübemiz gerçekten içler acısı.

Sandro savunma bakımından gerçekten güzel işler yapıyor. Bir ters kademeye girişi vardı bu maçta,topsuz alan izleyen normal bir futbol izleyicisi zevk alır o pozisyondan. Mükemmel bir ters kademeydi ve bunu yapmak tecrübe ister. Lâkin topu oyuna sokma konusunda sıkıntıları var Sandro’nun. Yoksa kumaşı çok iyi bir oyuncu ve kendisini kazanacağımızı düşünüyorum. Zaten iyi bir Sandro çok yarar getirir bize.

10 Kişi kalan takımdan golü yedikten sonra kimilerine göre enteresan, bana göre normal olan şeyler yaşadık sahada. Kardeşim siz ne düşündünüz ki? Ne yani, rakip 10 kişi kalınca rahat mı olacağız sandınız? Ben şahsen rakip 10 kişi kalana kadar rahat rahat maç izliyordum. Ne zaman rakip 10 kişi kaldı, oturuşumu filan düzelttim. Antalyaspor’u bilmiyor musunuz siz? Bize asla rahat maç yok. Her daim dediğim gibi; “Klasik Antalyaspor”

Gelelim taraftara… Git-gel 2500 km! 4 Gün! Azımsanmayacak bir sayı ile tribündeydiler ve 90 dakika sesleri geldi bizlere. Hepsinin emeğine, bileğine sağlık. Takımın zor anlar yaşadığı dakikalarda yine tribünden yüklendiler ve takımı uyandırdılar. Hoş, ikinci yarı beceriksiz oyuncularımız saçmasapan son vuruşlar yapmasaydı net bir skor gelecekti ama olmadı.

Gelelim bu hafta oynayacağımız Beşiktaş maçına… Bilet fiyatlarında inanılmaz bir indirim var. Bu maç bizim için çok önemli. Tribün için müthiş önemli bir maç.. Aşırı gergin geçecek bir gün.. Ben yapılan bilet fiyatı indiriminden rahatsızım açıkçası. Elbette futbol taraftar ile güzeldir ama sezon başı açıklanan bir bilet fiyatı duyurumuz var. Diğer takımlara ne yaptıysak aynısını Beşiktaş taraftarına da yapmamız lazım. Biz İstanbul’da 80 lira para verip ”Antalya kümeye” sesleri altında tribün yapmaya çalıştığımız günleri unutmadık. Burada amaç Antalyaspor taraftarını tribüne çekmek. Sezon başı kombine almayan adamlardan bahsediyoruz. Zaten gerçek sevdalılar stadyuma her hafta gelenler. Bence oldukça yanlış bir politika. Peki adamın elinde Antalyaspor Passoligi varsa ve Beşiktaşlı ise? Tribünlerde oluşabilecek durumları düşündünüz mü hiç? Bakın bu fiyata maç elbette olması gereken ama bunu sezon başı yaparsınız. Yoksa İstanbul’un takım taraftarları benim umurumda değil açıkçası. Bize düşen bu hafta 30.000 kişi ile Beşiktaş taraftarına ve takımına ve hatta yönetimine cehennemi yaşatmaktır.

Tribün olarak son dakikaya kadar pes etmiyoruz. Haydi Antalya.