Sıfıra Sıfır Elde Var 1 Milyon 125 Bin TL

Öyle bir maçı tamamladık ki, Türk futbol tarihine geçtik. İlk yarısında iki takımında sıfır şut çektiği, ikinci yarı atılan 3 şutta ise sıfır kaleyi bulan istatistik ile golden çok uzak, sadece mücadele içinde geçen bir maç oldu.

Kaleyi bulan top olmaması bir yana maçta açılan toplam 18 ortanın hepsinin de isabetsiz olması, futbolun seyir zevki ve kazanma anlamında iki takımın da yokları oynadığı bir mücadele oldu.

Maç öncesinde 4 haftadır kaybeden Başakşehir ve artık tüm Türkiye’nin kabul ettiği Antalyasporumuzun savunma öncelikli futbolunun sonucunun bu olacağını kestirmek çok zor değildi.
“Sıfır“lar arasında geçen maçın sonucunda işimize yarar tek sonuç, kasaya giren 1 milyon 125 bin TL beraberlik primi oldu. Kaybetmemek önemli ancak beraberliklerle devam ettiğimiz bu sezonda ne uzayacak ne kısalabileceğiz.

Önceki maçlardan en büyük farkımız, maç sonu Ersun Hocanın da söylediği gibi hücum organizasyonlarında ve hücumdaki pas tercihlerimiz de çok başarısızdık. Başarılı hücum edememenin sonucunda savunma daha da önem kazanınca Başakşehir’in defansımızı açması neredeyse imkansız hale geldi.

İki takımın kadro kalitesine ve geçmiş oyun performanslarına bakınca Antalyaspor’un oynadığı oyun daha kabul edilebilir ve anlaşılabilir. Ancak Başakşehir gibi daha bu sezonda Şampiyonlar Ligi’nde çatır çatır oynayan takımın bu hale gelmiş olması inanılır gibi değil.

Her zaman söylediğimiz gibi Türk futbolunda saha içinde futbolcunun özgüveni, heyecanı, psikolojisinin kuvvetli olması, teknik kapasitesinden daha önemlidir. Bir tarafta takım gücü belli ama psikolojik anlamda diplerde olan Başakşehir, diğer tarafta haftalardır yükselen özgüveni ve Ersun Hocanın dik duruşuyla psikolojik açıdan kuvvetli Antalyaspor mücadelesinde istediğini alanın yine Antalyamız olması kaçınılmazdı. Ayrıca ligin prim tablosunda beraberlik primi o kadar yüksek ki, takımlar “Kazanamıyorsan kaybetme” düşüncesine giriyor. Bu prim skalasında galibiyeti daha önemli hale getirecek bir çözüm bulunmalı. İster seri galibiyete prim versinler, isterlerse galibiyet primi daha da yükseltilsin ama profesyonel endüstri olarak bakılan futbolda paranın önemi bu kadar fazlayken galibiyetin öneminin de arttırılması gerekiyor.

Bu hafta içi Fenerbahçe deplasmanına gidecek olan takımımızın İstanbul’dan sürpriz bir galibiyet ile döneceğini düşünüyorum. Rakip kapanan savunmaları açamıyor ve kontrataktan çok gol yiyor. Bununla Türkiye’de en iyi oynayabilecek takım şu an biziz. Bu yüzden hafta içi maçından çok ümitliyim. Ama hepimizin kilitlendiği Alanyaspor kupa yarı finali hepsinden zorlu olacaktır. Alanya’nın da mental anlamda takım olarak kupaya kilitlendiğini görüyoruz. Oyun anlayışı olarak biri savunma diğeri hücum ve topla oynama üzerine olan iki takımın mücadelesi, kıran kırana olacaktır. Umarım Avrupa’ya açılan kapı olan Türkiye Kupası’nı bu sezon şehrimize getirebiliriz.