Saha İçi Saha Dışı

15 günlük milli ara sonrası lige dönüş yaptık.

Türk futbolunda bizim gibi oyun temposu zirve yapmış takımlar için genelde dönüş sıkıntılı olur. Bizim maçtan önce oynanan Giresunspor – Sivasspor maçı 0-2 olunca, Altay’ın tam kamikaze futbolu oynayacağını ve bunun bizim işimize daha çok yarayacağını düşünmüştüm. Ama Giresunspor’un arka arkaya golleri kaydedip beraberliği kurtarmasının ardından Altay’ın son umut ateşi de maça çıkmadan sönmeye başlamıştı.

Maça içinde bulunduğumuz puan rahatlığı ve oturmuş olan oyun sisteminin özgüveni ile başladık. Nuri Şahin daha önceki maçlar sonrası yazdığım gibi her oyuncuya forma şansı veriyor, kimsenin küsüp kopmasına izin vermiyor. Oyun şablonu öyle oturmuş durumda ki sahadaki isimler değişse de oynanan oyunun rengi değişmiyor.

Ağır ve oyuna aklını vermekte zorlanan rakibe karşı oyunu istediğimiz gibi 90 dakika sahaya yaydık. Kaçırdığımız çok sayıda gol olsa da atamayana atarlar gerçeği ile tedirginlik de yaşadık. Ama ister akan oyun ya da duran top deyin, savunma kurgumuz rakibin kolay gol bulmasına izin vermiyor. Son 9 maçta yediğimiz 3 golün ikisi penaltıdan geldi.

Admir Mehmedi’nin sakatlığı sonrası Haji wright ilk 11’de forma şansı bulmuştu. Başakşehir ve Altay maçlarında benzer 2 gol attı. Luiz Adriano gibi bir oyuncu ile oynamak, onun açtığı alanlarda pozisyon bulmak onun için büyük nimet. ABD Milli Takım havuzunda olan bir isim, performansını biraz daha yukarı çekerse Dünya Kupası için milli takıma çağrılacak. Yakaladığı pozisyonlarda topu bir an önce ağlara yollamak için dengesiz vuruşları da oluyor. Daha sakin ve kaleyi görerek vurursa gol bulma şansı da yükseltecektir.

Sezonu 5. sırada bitirme şansımız var. İkinci yarıdaki performans bunu hak ediyor. Hem Avrupa’yı yakalamak hem de ilk 6 içinde olup alınacak 500 bin civarındaki ekstra performans primi, sezonun kaymağı olacaktır.

Saha içinde takımı Allah nazardan saklasın her şey yolunda ama değinmek istediğim bir konu var. Sayın Başkanımız Aziz Çetin gibi taraftarın içinden gelen yöneticilere sahibiz. Dışarıdan gelip yönetici olanlara istinaden bu yöneticilerin duygu bağları daha farklı olur. Hafta içi KONYSİAD’ın ev sahipliğinde bir toplantı oldu. Maalesef o toplantının moderatörlüğü, Antalyaspor taraftarına “Ayyaş, alkolik” diyen, kadın taraftarımıza rezalet boyutunda kelimeler sarf eden biri tarafından yapıldı. Açıkçası gönül isterdi ki Antalyaspor Kulübü Derneği Başkanı, Antalyaspor A.Ş. Başkanı, Antalyaspor Vakfı Başkanı ve Antalyaspor teknik sorumlusunun katıldığı bu toplantıda sayın başkanların bu isme itiraz etmelerini beklerdim. Hadi unuttular ya da bilmiyorlardı diyelim. Kulüpte bu tip şeyleri takip edip gerekli uyarıları yapacak kimse yok mu?

Şampiyon olursunuz, küme düşersiniz ama bunlar saha içi durumlardır. Bir camiayı ayakta tutan, her şekilde camianın duruşunu savunmaktan geçer.

Hayırlı Ramazanlar dilerim.