Oyunun Ruhu Bitti
Ahmet Çolak yazdı…
İngiliz yazar Simon Kuper’in yazdığı kitaba ismi veren, “Futbol Asla Sadece Futbol Değildir” sözü, yıllardır basit amatör küme maçlarında da, devasa organizasyonlarda da yankılanmayı sürdürüyor.
Özellikle Türkiye liglerinde yıllardan bu yana adaletsiz yayın gelirleri, verilen paralar, forma rengine göre yönetilen müsabakalar, dört büyük diye tabir edilen takımlara yapılan eyyamlar futbolu izleyen herkesin tarafından alfabenin ilk harfi gibi net şekilde bilinmemektedir. Özellikle hakkaniyetli olsun diye getirilen VAR sistemini bile allak bullak ettiler ve çizgileri bile formanın armasına, rengine göre çizmeye başladılar. Şeytan bunların yayıncı kuruluşuna konuk olsa, yapılan eyyamları, çizilen çizgileri, kaldırılan bayrakları ve VAR konuşmalarını duysa vallahi canlı yayında Allah’tan affını ister, görevini bunlara devretme teklifinde bulunurdu.
Bu ülkede isim isim yazarsak sayfaların yetmeyeceği hakem isimleri futbol camiasının canını çok yakmışlardır. Çünkü bunları besleyen, büyüten ve çıkarları için kullananları herkes çok iyi biliyor. Bunlar sırayla görevlerini tamamladılar ve geriden yetişen genç arkadaşlarına el vermişlerdir. Onlar da abilerinin, büyüklerinin yüzlerini kara çıkarmadan görevlerine devam etmektedirler.
Maç ile alakalı olarak tek olumlu şey sadece mücadele gücü yüksek bir müsabaka olduğudur. Onun dışında yine Antalyaspor çok üretken bir oyun sistemi ile sahada değildi, sadece ilk 30 veya 35 dakika rakip sahada zorlayınca hataya sebebiyet verdi ve istediği sonucu alarak devre arasına girdi. Müsabakanın ikinci devresinde oyunu kendi alanında kabul edince mağlubiyet kaçınılmaz oldu. Maalesef takımın kreatif ve sonucu etkileyecek kaliteli ayakları sınırlı olunca, genç tabir edilen oyuncu havuzundan da istediği verimi alamayınca taraftarı stadyumdan boynu bükük ayrılmış oldu.
Taraftar demişken yine büyük tabir edilen takımların maçında olduğu istenmeyen görüntüler oldukça fazlaydı. Müsabakayı izlemeye gelen insanların %65 gibi oranı maalesef Fenerbahçe sempatizanı ve taraftarıydı. Bütün tribün bloklarında, localarda hatta protokolde bile misafir takımın taraftarı vardı. Her zaman yazdım, Antalyaspor takımının kemik taraftar sayısı 10.000 veya biraz üzeridir. Bunun dışında maç seçen iki veya 3000 daha eklersek 12 veya 13 bini anca buluruz. O yüzden bu şehre 15.000 taraftar kapasiteli butik bir stadyum şart olmuştur. Çünkü ne yaptılarsa bu rezaletin önüne geçemediler, bunların yüzünden kendi taraftarımız 6222 nolu yasa gereği ceza almaktadır. Tek yol şehrimizin çok dışında olmayan ulaşım araçlarına yakınlığı ve geniş kitlelere hitap edecek bir yerde butik stadyum projesini ivedilikle hayata geçirmek gerekmektedir.
Her sezon olduğu gibi yine aynı şeyleri yaşayacağımız ikinci transfer dönemi yaklaşıyor. Yanlış yapılan sezon planlamasının ardından işler istedikleri gibi gitmeyince ve alınan oyunculardan maksimum verim alınmayınca, beş veya altı yeni oyuncu takviyesi ile sezonun ikinci devresine başlanacak ve sıralamada üst klasmanda yer arayışına girilecek. Geçtiğimiz dönemlerde olan nokta atışlar inşallah tutar, lakin tutmaz ise yandı gülüm keten helva!