Kum Saati Terse Dönmeden
M. Okan Okuş yazdı…
Yönetici ve karar verici konumunda olanlar için en büyük tehlike, her şeyin en iyisini ben bilirim havasına girilmesidir. Bazen başını kaldırıp camianın etrafındaki insanlar ne diyor diye dinlemek lazım. Eski başkan ve yönetimler bu konuda hataya çok düştü.
Geçen senenin havası, başımızı bulutların üstünde dolandırdıktan sonra bu sene transfer konusunda beklentilerimiz çoktu. Hepimiz hocaya da çok güvendik. Aldıkları oyuncular için vardır bildiği dedik. Maalesef sakatlığı kronik Ömer, futbol anlayışı yıllar öncesinde kalmış Soner ve niye alındığı belirsiz kaleci Alperen derken; Boffin, Sinan ve Mehmedi’nin eski günlerinden uzak performansı ve Fredy ile daralmış bir kadro yapısına döndük.
Daha önce de yazdım, İstanbulspor maçından itibaren hocaları için olağanüstü sergilenen futbolla 3 maçlık seriyi yaptık. Son 2 maçı da kaybettik. Herkes istediğini düşünebilir, bu 2 maçı da kaybetmeyebilirdik. Piyasada alınabilecek stoper, 6 numara ve kanat forvet varken bu ülke oyun anlayışına uygun olmayan Luyindama ucuz diye alındı ve 3 haftadır kadroda yok. Son gün Nakajima alınıyor, ortalarda yok. Kaleciyi küstürdün, tek kaleciye kaldın. Takımın kaynakları sınırlı ve açılmamak lazım eyvallah ama verim alınamayan oyuncuların maliyetini düşünürsek takıma Adana Demirspor’a giden Gulbrandsen gibi ne katkı vereceği belli oyuncular alınabilirdi.
Antalya gibi Türk ekonomisinin lokomotifi, yılda 2000 takımın kamp yaptığı ve bunların 500’ün üstünde hazırlık yaptığı bir şehirde takım kadrosu kurmak bu kadar zor olmamalı. Ligde ilk 5 6 sırayı yapamadığımız sezonu başarısız görmek varken sürekli patinaj yapıyoruz.
Ara transfer dönemi 12 Ocak’ta başlıyor. Takımın durumu ortada, eksiklikler belli, takviye yapmazsak işimiz zor. Takviye niyeti varsa alınacak oyuncular ocak ayının ilk haftasından itibaren kadroya katılmalıdır.