Hakeme Direnemedik

Son 3 maçtır isteyen, inanan ve performansı iyi olan bir Antalyaspor izliyoruz. Böyle olması hem taraftar olarak bizleri hem de futbolcuları motive ediyor. Fakat bazen ne yaparsanız yapın olmuyor. İşte dünkü maçta tam anlamıyla böyle ne yaparsak yapalım galibiyet ile ayrılacağımız bir maç değildi.

Normalde yazar olarak da kişisel olarak çok bahanelere sığınmayı sevmem. Fakat dün maçta izlediklerim bahane değil, hakemin maçı ciddi anlamda Fenerbahçe için katletmesiydi. Bana göre penaltımız verilmedi, golümüz milimlik bir hata nedeniyle iptal oldu, sarı kartlar hatalıydı ve en son Hakan Özmert’in haklı bir şekilde ettiği itiraza verdiği kırmızı kart da bardağı taşırdı. Hatta kendim duygusal mı davrandım diye düşünüp, maçtan sonra saatlerce yorumları izledim. Ama bütün değerlendirmeler hakemin amatör olduğu, maçı kaldıramadığı ve yanlış kararlar verdiği şeklindeydi. Tabi asıl problem 3 dakikalık uzatacağı maçı 5 dakika uzatıp, 6. dakikada Fenerbahçe’nin gol atmasını beklemesiydi. Bir hakem nasıl 5 dakika uzatma verip hala maçı bitirmez! İşte biz hakeme direnemedik ve maçı kaybettik.

Maça hücum ile başladık ve Amilton’un ilk dakikalarda golü bulacakken kaçırması ile adeta kendi kendime “Bir kerede at, bir kerede at” diye söylendim. Sonunda hatasını telafi etti ve golünü attı. Ama hızlı olması dışında vasat bir futbolcu olduğunu hep söylüyorum. O yüzden bu maç en çok gözlerimiz Sinan Gümüş’ü aradı. O olsaydı her şeye rağmen kazanamazdık demezdim. Çünkü bu maç onun eksikliğini sürekli hissettik. Fakat Podolski’nin şık ortaları ile bulduğumuz 2 gol geceye bana göre damga vurdu. Gerçekten klasmanında çok iyi bir futbolcu. Takıma hem enerji hem de moral katıyor.

Hakan Özmert’i her yazımda yazıyorum, her sohbetimde de kendisinden bahsediyorum. Takımın bel kemiği, ağabeyi, her maç onu izlerken iyi ki diyorum. Bu maçta da gerek mücadelesi gerekse attığı gol ile her zaman bizim için takımda ki değerini ortaya koyuyor.

Bana göre takım her geçen gün daha güzel oynuyor, daha da güzel sonuçlar için bizleri umutlandırıyor. Tamer hoca da artık kafasında sakatlık ve cezalı olmadıkça istediği ve başarılı sonuçlar elde ettiği on birini oluşturdu diye düşünüyorum. Bundan sonrasında gelsin üç puanlar.