Çok Pasif Oynadık
Himmet Güler yazdı…
Maç öncesi beklentim, ilk yarı rakibi durdurup ikinci yarı vurmaktı. Zira rakip maçtan 2 gün önce Roma ile zorlu bir maç yapmıştı. Yani rakip yorgundu. Bunu rakibin, hatta Türkiye liginin yıllardır en formu aynı düzeyde devam eden oyuncusu Visca’nın maç boyunca yorgun olmasının ekranlara yansıması doğrular nitelikteydi.
Ama maalesef tam tersi oldu. Nedenine bakarsak çok basit. Bizim takımın kanatları olmayınca uçamadık. Bir tarafta Doğukan… 2 sezondur kendisine tanınan şans normal bir oyuncuya tanınsaydı, bu ligin üzerinde bir oyuncu olmuştu. Bizim Doğukan geri geri gidiyor nedense. Diğer tarafta Aatıf… Büyük umutlar ile transfer olan Aatıf bizi ne zaman yanıltacak diye bekliyoruz maalesef. Takımın kanatları pasif kalınca Mukairu pozisyon bulamadı. E haliyle rahatsız edilmeyen rakibin bekleri de ileri çıktı. İşte o beklerden birisi geldi, şaka gibi bir gol attı. Biz nasıl izlediysek takım da öyle izledi.
Ligin devre arasına kadar toplayabildiğimiz kadar puan toplamamız gerekiyor. Şöyle bir fikstüre bakıyorum da, geriye kalan maçlarda Ankaragücü maçı galip gelebileceğimiz bir maç ama golü kim atacak? Beslenmeyen Mukairu mu? Yoksa golcü diye alınan ama hiçbir güzelliğini göremediğimiz Blanco mu?
Son 6 maçta 5 mağlubiyet ve 1 beraberlik alan takımın taraftarı 90 dakika inletti deplasmanda stadı. İşin en acı yanı neydi biliyor musunuz? Maçın 83. dakikası oynanırken Antalyaspor deplasman tribününden gırtlakları yırtarcasına yükselen tezahürattı. “Haydi Akrep Hadi Akrep Haydi, Tam zamanı Tam zamanı şimdi“. Bu nedir biliyor musunuz siz? Tribün savaşıyor, tribün inanıyor ama sahadakilerden bazıları yok desek yeridir.
Biz tribün olarak 7 kişi 8 kişi sahada oynamaktan sıkıldık. Siz sahadakiler, böyle bir taraftar arkanızdayken şansınızı çok zorluyorsunuz. Bu taraftar size cephe aldığı gün bu takımdaki günleriniz sayılıdır artık. Unutmayın, bu tribün dünya starı diye gelen Eto’o gibi bir adamı baskı ile çatır çatır oynattı.