Bir Ütopya: Tam Bağımsız Antalyaspor

Skora göre yaşıyoruz:

İki hafta önce kaybediyoruz, küme düşme potasına yaklaşıyoruz. Bülent Korkmaz’a yapılan eleştirilerin dozunu arttırıyoruz.
Kazanıyoruz. Avrupa hayalleri kurmaya başlıyoruz.

Antalyaspor armasına gönül veren kimse küme düşmeyi istemez. Avrupa’da temsil edildiğimizi görmeyi herkes ister. Bunların tümü için ayaklarımızın yere sağlam basması lazım. Peki bunun gerçekleşmesi için bu kulübe ne lazım?

Özellikle son yıllarda Türk futbolu için başlıca sorun ekonomik problemler. Zaten maddi sıkıntılar ve borç batağı ile geçen sezonlar yerini direkt eksiyle başlanan sezonlara bıraktı. Antalyaspor üzerinden duruma bakarsak daha çok yakın zaman diyebileceğimiz yıllar içerisinde mevcut sezon bitmeden yeni sezondan gelecek gelirler kullanılmaya başlanmak zorunda kaldı. Çünkü çarklar hiçbir zaman tam anlamıyla işlemedi. Her zaman günü kurtarmak için uğraştık.

Kabul edelim ki kullandığımız stat bile bizim değil. Takımın tesislerini kulüp kendi yapmadı. Oyuncu satışlarından büyük paralar kazanmadı. Süper Lig’de olduğumuz yıllar boyunca ya düşmemeye ya da ilk 10 denilen saçma hedefleri amaçlayarak oynadık.

Ayaklarımızın yere sağlam basmasının, geleceğimizin en büyük teminatının altyapı ve genç oyuncular olması gerekirken bunları değerlendirmeyi başaramadık. Altyapıdaki tek başarımızın yaklaşık 10 yıl önceki PAF Ligi şampiyonluğunu olduğunu düşünürsek, sonraki 10 yılda ise A Takım gibi yerinde sayan bir altyapı gördük.

Yaş ortalaması yüksek bir A Takıma hem performans hem de maliyet açısından en faydalı yer olan altyapımız aldığı sonuçlarla umut vermiyor. Açıkça konuşmalıyız. Öz eleştirimizi birbirimizi kırmadan, yapıcı fikirlerle yapmalıyız. Bu kulübü bir adım öteye taşımak için el birliğiyle uğraşmalıyız. A Takım için aday olan oyuncuların yoğunlukta bulunduğu U21 takımımız kendi liginde 30 haftada aldığı 9 galibiyet ile 12. sırada. U19 takımımız 30 haftada aldığı 10 galibiyet ile 10. sırada. U17 takımımız 18 takımlı ligde 17. sırada. Gençlerin kendi liglerinde hedefleri yok. A Takım için istekleri yok. Antalyaspor’un gelişimine yönelik gözle görülür katkı bulunmuyor.

Ayaklarımız yere sağlam bassın istiyorsak, Avrupa’yı hayal değil planlı bir hedef olarak görüyorsak, düşme korkularından uzaklaşıyorsak, ekonomik bağımsızlığımız için uğraşıyorsak Antalyaspor’u çarkların daha iyi işlediği bir sisteme dönüştürmeliyiz. Demokratik seçimle göreve gelen yönetimlerin olduğu, altyapısını öncelikli hedef haline getiren, kendi stat ve tesisine sahip olma gücüne sahip, futbolcunun Antalyaspor’a Antalya’nın güzel havasına sahillerine değil yüksek hedefleri için geldiği, şehir-takım bütünleşmesinin sağlandığı tam anlamıyla bağımsız ve güçlü Antalyaspor’u oluşturmak için var gücümüzle çalışıp bir an önce harekete geçmeliyiz. Yoksa aldığımız hiçbir sonuç başarılı olmayacak, günlük skorlarla kendimizi hayalperest tatminlerle avutmaya devam edeceğiz.