Bir Puandan Fazlası
Evren İlkdoğan yazdı…
Gaziantep deplasmanı, Antalyaspor tarihi açısından yenilmezlik rekoru için önemli olmasıyla beraber sezonun geri kalanında ne hedef konulacağıyla ilgili de hedef maçtı.
İdeal kadrodan Podolski ve Sinan gibi çok önemli iki isimden yoksun olarak sahaya çıktık. Onların yerine maça Doğukan ve Mukairu ikilisi ile başladık. Oynadıkları süre boyunca 2 futbolcu da vasatı aşamadı ve 11 için yeterli görünmediler.
Özellikle Mukairu sene başındaki halinden çok uzakta. Futbol yeteneği olmasına rağmen bunu futbol zekasıyla birleştiremeyince, sahada maalesef halı saha futbolcusu görüntüsünden fazlasını veremiyor. Kendisi için çok önemli olan bu yıllarda gelişimini tamamlayamaması durumunda, birkaç sene içinde kendisini alt liglerde veya daha zayıf ülke liglerinde görebiliriz. Umarım kapasitesini gösterir de hepimizin beğenisini kazanır ve onu dünya futboluna sunabiliriz.
Maçta 90 dakikayı kırmızıdan önce ve sonra olarak 2 bölüme ayırabiliriz.
Kırmızı karta kadar tabiri caizse sahada hiçbir şey yapmayan bir Antalyaspor vardı. Rakibimiz de bize ayak uydurunca, can sıkıcı bir futbol ortaya çıktı. 1-0 geriye düştükten sonra değil, 10 kişi kaldıktan sonra reaksiyon göstermeye ve mücadele etmeye başladık. Bir şans penaltısıyla eşitliği sağladık ve Antep’ten 1 puana sevinerek ve kulüp tarihinin yenilmezlik rekorunu kırarak döndük.
Geçmişte 1-0 geriye düşüp, 10 kişi kalsak golleri peş peşe yer, sahadan farklı mağlup ayrılırdık. Tamer Tuna’nın takıma getirdiği disiplin ise işte burada ortaya çıkıyor. Kendisini kulübe geldiği günden itibaren ortaya koyduğu performansı yüzünden tebrik ederim.
Kalan haftalarda her maçtan alınacak puan veya puanların para demek olduğunun takım içindeki profesyoneller bilincindedirler, bundan eminim.
Lig sıralamasında sekizincilik hedefinin gerçekçi olduğunu düşünüyorum. Böyle bir sezonda ligi buralarda bitirmek başarıdır. Bu kadroyu koruyup üstüne 3-4 transferle seneye neler yapabileceğimizi düşünürken bile heyecanlanıyorum.
Tribünden takımımızı izlemeyi çok özledik. Onlar TV başında bizleri mutlu edip, bu eksikliği bir nebze de olsa gideriyorlar. Bu başarının temelinde büyük bir aile olmak var.
Seneye daha büyük hedefler bizi bekliyor. Eminim ki başkanımız da benim gibi gelecek seneyi sabırsızlıkla bekliyordur.
Kalan haftaların keyfini çıkarmaya devam edelim.