Bir Gol İle Çok Şey Değişir

Bir gol ile her şey değil ama çok şey değişir.

Mesela birkaç hafta önce evimizde oynanan Konyaspor maçında, Konyaspor teknik heyetinin ve futbolcularının Antalyaspor taraftarına yaptığı hakaretler unutulur. Taraftarını koruyup kollaması gereken yönetimden herhangi bir hareket gelmediği gibi birkaç olumlu fotoğraf karesi ile birlikte geçmiş unutulur.

Geçen hafta deplasmanda oynanan Alanyaspor maçı hafızalardan silinir. Sanki Antalyaspor taraftarı hiç saldırıya uğramamış gibi, otobüsleri taşlanmamış gibi, kanı akmamış gibi, kırık camlarla dolu otobüs ile evine dönmemiş gibi önümüzdeki maçlara bakılır. Uğradığı saldırının üzerine yönetim bazında bir kişinin bile sahiplenmemesi önemli değildir, nasıl olsa bir gol ile yeni maçlara yelken açılır.

İstanbulspor maçının belki başlama vuruşuna kadar yükselen ‘Nuri Şahin İstifa‘ sesleri sanki hiç var olmamışçasına evrenin karanlık dehlizlerine doğru yol alır. Bir hafta öncesinde skora bakıp söylenen istifa talepleri, son dakika golünü kalesinde görür.

Bir gol çok şeyi değiştirebilir yukarıda görüldüğü gibi. Umarım bir gün öyle bir gol de gelir ki Antalyaspor taraftarı ‘sadece Antalyaspor‘ diyeceği o güçlü bilekte birleşir. O gol öyle etkili olur ki yıllardır kurulan ve olması gereken tek tribün hayali gerçekleşir. Golün sesi öyle yankılanır ki, Antalya’nın ve Antalyaspor’un gerçek sahibinin kim olduğunu cümle alem duyar.

Tribünlerde maç sırasında yankılanan o ses var ya; ‘Antalya büyüktür ayağa kalkar‘ tam olarak mesele budur. Büyük Antalyaspor taraftarının sesini yükseltme, tek yürek olup hakkını arama, bu şanlı armanın gerçek sahibinin kimler olduğunu tüm ülkeye önce kendi camiasından başlayarak gösterme vakti gelip geçmektedir. Yoksa bir yerlerde yine hakarete uğrar, yine saldırıya uğrar, yine o taşları kafamıza yemeye devam eder ve sahipsizliğimizi sineye çekip yaşamaya devam ederiz.