Anca Bu Kadar

Hafta içerisinde yaşanan Naldo’nun küçük oğlu Davi’nin melek olarak dünyadan ayrılması ve anonim şirket başkanı Sabri Gülel’in istifasından sonra hafta sonu oynanacak maçın önüne geçen olaylar neticesinde kendi adıma hiç umudum olmayan deplasman maçına çıkıldı. Yönetimin içinde bulunduğu durumun ister istemez de olsa takımı olumsuz yönde etkiledğini görmüş olduk.

Alışkanlık haline gelen ve artık hiçbir taraftarın garipsemediği başkanlık değişimi zamanı Antalyaspor A.Ş. için geldi. O kadar sık hale geldi ki, kıyafet değiştirir gibi başkan değiştiriyoruz. Adam koltuğa oturuyor, kamuoyu ve spor camiası yeni yeni onu tanımaya başlıyor. Hayırlı olsun ziyaretleri devam ediyorken hooop! Senin süren doldu, yeni gelenin önünü tıkamamak adına gerekeni yap! Hasan Subaşı eğer kulübün bugünlere gelip bu istikrarsız ve düzensiz durumlara geleceğini görebilseydi şirketleşmeyi başka bir şekilde yapar mıydı? Dernek yönetimi ise yular benim elimde, hepinizi istediğim gibi gezdiririm havasında. Hal böyle olunca biz daha çok anonim şirket başkanı görürüz. Hatta kulüp duvarlarında başkanların fotoğraflarının asıldığı yerde alan bulmakta zorlanacağız. Gerçekten içler acısı bir hal almaya devam ediyor.

Bütün olumsuzluklarla gidilen Gaziantep deplasmanında takımımızdan anca bu kadar olur. Takım olarak çok kötü günümüzde rakip kaleye dahi gidemedik, rakibi zorlayamadık ve kronik duran top hastalığı yine eli boş dönmemize neden oldu. Taç antrenörü, uyku antrenörü getirdik fakat duran top ve yan top mentoru ivedilikle takıma kazandırılmalıdır.

Takım ivme kaybederken yönetim erkleri sürekli birbiriyle kavga halinde. İstikrar aramak, pembe kar yağmasını beklemek gibi. Avrupa’nın en üst takımlarında top oynayıp da çok iyi teknik adam olunmayacağını hep birlikte izlemeye devam ediyoruz.