Malumun İlamı
Hakan Aydın yazdı.
“Malumun ilamı” deyimi, “bilinen ve açık olan bir şeyi söylemeye, açıklamaya kalkmak” anlamına gelir.
Geçtiğimiz hafta Adana’da oynanan Adana Demirspor-Antalyaspor karşılaşmasının sürpriz sonucunun ardından taraftar ve camiada olumsuz bir hava esmişti. Geçen haftaki yazımda da bu endişelerin yersiz olduğunu ve Antalyaspor’un Kasımpaşa karşılaşmasında rakibine karşı tam konsantrasyonla sahaya çıkacak bir oyuncu grubu ve kenar yönetimiyle mücadele edeceğini dile getirmiştim.
Karşılaşmanın başlama vuruşuyla birlikte, kendi saha kenarında olmasa bile hırsını ve agresif tavırlarını oyuncu grubuna aşılayan teknik adam Emre Belözoğlu’nun kulübede olmaması, sahadaki takımı pek etkilemedi. İlk düdükle beraber, Süper Lig’in en iyi deplasman takımlarından biri olan Kasımpaşa’ya karşı sahaya çıkan Antalyaspor, rakibine zorluk çıkaran bir oyun anlayışıyla mücadele etti. Kasımpaşa, deplasmanda oynadığı 13 karşılaşmada 4 galibiyet, 6 beraberlik ve 3 mağlubiyet alarak rakip takımların korkulu rüyası hâline gelmişti. Öte yandan, Emre Belözoğlu yönetiminde daha dirençli ve agresif bir takım hâline gelen Antalyaspor, sahada top rakipteyken takım halinde savunma yapıyor, top kendisindeyken ise blokları kısa tutarak rakibine ön alanda baskı kuruyor ve kazandığı toplarla hızlıca rakip ceza sahasına inerek sonuç almaya çalışıyordu.
Henüz 10 dakika bile dolmamışken, ikinci bölgede rakipten kapılan topla hızlı bir şekilde öne çıkan Güray’la atak yönünü değiştiren Samudio’nun enfes pasında, açısı daralsa da golcü vuruşunu yapan Soner, Antalyaspor’u öne geçirdi. Golün ardından Antalyaspor geriye yaslanmak yerine farkı artırmak için rakibinin üzerine gitmeye devam etti. Ancak tam bir deplasman takımı olan Kasımpaşa, Antalyaspor’un çıkarken kaptırdığı toplarla ilk 45 dakika boyunca net 2-3 pozisyon yakaladı. Savunmada kademe hatası yapmayan oyuncular ve kaleci Kenan Piric’in bu sezonki en iyi performansını sergilemesi sayesinde Antalyaspor kalesinde gol görmedi.
İlk yarının sonlarına doğru, duran toptan yani korner atışından farkı ikiye çıkaran Antalyaspor, oynadığı oyunun karşılığını alarak soyunma odasına rahat bir nefes alarak gitti.
İkinci yarının başlamasıyla birlikte, deplasmanda son derece tehlikeli olan Kasımpaşa oyunu Antalyaspor sahasına yıktı. İkinci yarının ilk dakikalarından itibaren topa daha çok sahip olan ve oyunun kontrolünü ele alan bir Kasımpaşa izledik. Antalyaspor ise skor üstünlüğünü korumak adına topun arkasına geçip kendi yarı alanında rakibini karşılamaya çalıştı. Kasımpaşa’nın ileri uç oyuncuları skoru değiştirmeye çalıştıkça, Antalyaspor savunması ve kaleci Kenan Piric rakip takıma gol şansı tanımadı.
Özellikle 55 ile 82. dakikalar arasında oyun üstünlüğü Kasımpaşa’ya geçti. Daha çok topla oynayan, pozisyonlara giren bir Kasımpaşa vardı. Antalyaspor kenar yönetimi ise rakibin bu baskısını kırmak ve skoru koruyarak 90 dakikayı tamamlamak adına, orta sahada Kaluzinski’yi kenara alıp yerine daha defansif özelliklere sahip Petrusenko’yu oyuna dahil etti. Çünkü Antalyaspor orta sahası oyundan düşmüş, Kasımpaşa merkezi kullanarak Antalyaspor’un üstüne gelmeye başlamıştı. Kasımpaşa skoru en azından eşitlemek adına takım halinde öne çıkarken, Antalyaspor kaptığı toplarla rakip savunmayı eksik yakalayıp farkı artırmak istedi. Ne var ki, kazanılan toplarla hızlı çıkılmadı ve yavaş hareket edilince Kasımpaşa savunması çabuk pozisyon aldı.
Burada teknik direktör Emre Belözoğlu’na bir eleştirim olacak. Rakip Kasımpaşa takım halinde öne çıkarken, genellikle geniş alanlarda oynamayı seven Djenepo’yu oyuna dahil etmeyip kenarda tutması yanlıştı. Halbuki Djenepo, özellikle 75. dakikadan sonra oyuna girseydi, Kasımpaşa savunmasını yalnız yakalayarak büyük sorun çıkarabilirdi.
Özellikle oyunun son bölümlerinde Antalyaspor kenar yönetimi, oyunu ve skoru tutmak adına ileride top saklamak için Gaich’i oyuna aldı. Ayrıca, Kasımpaşa’yı daha kalabalık karşılayarak rahat top yapmasını engellemek adına beşli savunmaya dönerek Emrecan’ı sahaya sürdü. Son uzatma dakikalarında Kasımpaşa’nın kazandığı penaltı golü skoru değiştirmedi ve Antalyaspor, 90 dakikanın sonunda kritik bir üç puan kazandı.
Bu galibiyet çok önemliydi. Çünkü alt sıralardaki takımların sürekli kazanması, olası bir puan kaybında Antalyaspor’un ilerleyen haftalarda panik yaşamasına sebep olabilirdi.
Son sözüm takıma gelsin:
“Yalnızca kaybetmekten korkmadığınız zaman, kazanırsınız.”