Çok Çalışmak Lazım Çook

Antalyaspor’umuz Rize deplasmanına giderken kuşkusuz böyle bir skor teknik heyet ve futbolcular dahil hiçbirimizin aklının ucundan bile geçmiyordu. Dört haftada dokuz puan toplanmış, kaybedilen tek Fenerbahçe maçında mağlubiyet golü uzatmanın da uzatmasında gelmiş, her şey yolunda gidiyordu. Takımın özgüveni yerindeydi ama sadece özgüven her zaman başarı için yeterli olmuyor. Aynı zamanda çok çalışmak gerekiyordu.

Peki Yusuf Şimşek ve futbolcular derslerini çalışmışlar mı? Tabii ki hayır. Sonuç ortada. Duran toplarda nasıl adam paylaşımı yapılamaz, nasıl rakibe bu kadar rahat şut imkanı tanınır, rakip şutunu atarken nasıl seyrediliri öğrendik. Yediğimiz dört kafa golünün üçünde rakip güle oynaya gol attı sanki.

Antalyaspor’umuzun oyuncularından da bahsetmek isterdim ama ne yazabilirim ki bu maç için? Başta Kadir ve Celutska olmak üzere hiçbir şey yapmadılar, yapamadılar. Fornezzi geçen seneye göre aşama kaydetmiş gibiydi ilk dört maçta ama bu maçta o da defansa uyum sağladı.

Kabul etmemiz lazım futbolcularımız maçın genelinde rakipleri karşısında aciz kaldı. Takımımızın bir an önce bu mağlubiyetin negatif etkilerinden gerekli dersleri çıkardıktan sonra sıyrılıp Sivas maçına yoğunlaşması gerekmektedir.

Rakip Rizespor’a gelince… Başta Deniz Kadah, Dhurgham İsmail, Robin Yalçın ve Ahmet İlhan olmak üzere hafta sonu keyfimizin içine edenleri de tebrik ediyorum. Bana öyle geliyor ki hayatlarının futbolunu oynadılar.

Yazımı sonlandırırken topla oynama yüzdelerinin de sonuca etki etmediğinin bu maçla bir defa daha kanıtlandığını belirtmek isterim. Antalyaspor’umuzun maç sonunda topla oynama yüzdesi 60’ın üzerinde idi. Rizespor’un da yüzde 40 civarında. Topa sahip olmak tabii ki önemli ama ısıran-yırtıcı futbol, taktik, işbitiricilik yoksa bunları yapan  ama maç içerisinde toplam yüzde 35-40 topa sahip olan bir takımdan da 90 dakika 5 gol yiyebilirsiniz.

Bir not da maçın orta hakemine düşmek lazım. En az üç dakika uzatma olur diye tahmin ederken maçı tam 90’da bitirdi. Gerekçesini gerçekten merak ediyorum. Fark büyümesin diye mi düşündü?

Neyse her maça ayrı ayrı çok çalışmak lazım çok…

Saygılarımla.