Taktik Zafer

Benim gibi 30 yaş üstü için Bursaspor maçları ayrı bir önem taşır. 1994 senesinde başlayan rekabette tabiri caizse kanlı bıçaklı iki şehirdik. Özellikle doksanlı yıllardaki maçların sonu karakolda biterdi. Bütün şehir kenetlenir ve tribünleri hınca hınç doldururdu. Ne Antalya’da ne de Bursa’da bırakın atkıyla gezmeyi, o renkleri ima eden bir şey bile giyilmezdi maç günleri.
Seneler geçti, eski husumetler yerini karşılıklı anlayış ve hoşgörüye bıraktı. Bursaspor’la karşıklı her geçen sene yumuşayan ortam, bu sene tavan yaptı. Stadın önünde ve şehrin her yerinde Bursasporlular 07 Gençlik tarafından ağırlanıp rahatça gezdiler. Emeği geçenleri tebrik ederim.

Gelelim maça… Antalyaspor eksikleri dışında ideale yakın bir formatla sahadaydı. İlk dakikadan itibaren rakibi üzerinde baskı kurdu, oyunu rakip alana yığdı. İlk yarı akıllarda kalan sadece bir pozisyon vardı, onun haricinde sıkıcı bir 45 dakika izledik. İkinci yarının başlangıcıyla beraber hem takım hem de tribünler şaha kalktı. Art arda gelen goller ve uzun zaman sonra bütün tribünlerin hep bir ağızdan besteleri söylemesi muazzamdı.

Diego, Antalyaspor’a geldiğinden beri en iyi maçını oynadı. Eto’o belli ki gol atmayı özlemiş, çok hırslıydı. Mbilla’yı hücumda görünce bu iş tamam dedik arkadaşlarla, o da bizim yüzümüzü kara çıkarmadı. Sahada sırıtan Antalyasporlu futbolcu yok gibiydi. Burada ayrı bir parantez açıp Jose Morais’e teşekkür etmek gerek. Hem rakibini iyi analiz etmiş hem de takımını olması gerektiği gibi sahaya sürmüş. Defansif anlamda takımını ne kadar çok çalıştırdığını bu maçta net şekilde izledik. Umarım deplasmanlarda da bu hırsı ve kazanma arzusunu kalan maçlarda da görürüz.

Önümüzde kalan 9 maç var ve sene başında hedeflediğim 40 puana 9 puan kaldı. Çok büyük bir sürpriz olmazsa alt tarafla bağımızı kopardık ve önümüzdeki haftalarda 4-5 puan daha alırsak gelecek senenin takımını kurmak için çalışmalara başlayıp kadroda az forma şansı bulan futbolculara daha çok süre verebiliriz.

Ayrı bir paragrafı da pazartesi iş günü olmasına rağmen tribünlerde bulunan yaklaşık 20 bin kişiye söylemek istiyorum. Antalyaspor sizinle daha güçlü. Sahada daha agresif oynuyor ve rakiplerini deviriyor. Gün ve gün gerçek bir deplasman oluyoruz. Umarım iki haftada bir bu stada gelme işi bir hobiden sevdaya dönüşür herkes için.

Güzel günler bizi bekliyor, yeter ki desteğimizi daha da arttıralım.