Kazanmak Önemli

Denizlispor deplasmanında oynanacak olan maç, bizim için bence şu ana dek sezonun tamamına bakarsak en önemli maçtı. Kaybedersek bırakın ilk iki sırayı, belki de playoff iddiamız bile tehlikeye girecekti. Maça Denizlispor cephesinden de bakmak gerekliydi maç öncesi. Denizlispor için beraberlik bile sıkıntılı bir durumdu. Küme düşmeye doğru son sürat giden bir takımları vardı. Antalyaspor’un artık gelenekselleşmiş ve tescillenmiş olan bir huyu var biliyorsunuz. Bu tarz takımlara karşı hep kaybetmişizdir. Hani bizde şöyle denir; “Ölüye yine can verdik, dirilttik.”

Sahaya çıkan kadroya baktığımızda Fornezzi’nin yedek, Boum’un 11 oynadığını gördük. Bence sezon başından beri olması gereken buydu. Maşallah Fornezzi’nin neredeyse gol yemeden bitirdiği maç sayısı yok denecek kadar az. Hatta artık gol yemesini kabullendik, iki gol yememesini ummaya başlar duruma geldik. Fornezzi yedek kalınca hâliyle benim her zaman oynamasından yana olduğum Denizlispor’dan transfer ettiğimiz Ozan Evrim kaleyi devraldı.

Maç içinde bir pozisyon vardı. Çok sert ve düzgün bir şut çekti rakip oyuncu. Ozan mükemmel şekilde dışarıya tokatladı o pozisyonu. Tribünde ben dahil herkes birbirine bakarak ”Valla Fornezzi olsa yemiştik bu golü.” dedi. Sanırım her şeyi açıklayabilecek tarzda bir an oldu bu.

Takım olarak çok iyi değildik. Biz neden kazandık biliyor musunuz? Biz kötüydük ama Denizlispor bizden daha da kötü olduğu için kazandık. Biraz da kalite farkı denilebilir bu duruma. Yoksa çatır çatır oynayıp kazanmadık ama başlıkta da belirttiğim üzere bir şekilde kazanmak önemliydi. Yoksa Süper Lig iddiamız kalmayacak gibi bir şeydi.

Grup 1966 olarak her hafta olduğu gibi yine Antalyaspor’umuzun peşindeydik. Skor da güzel olunca hafta sonu bizim için bayram gibi geçti. Bu yazıyı yazdığım sıralarda Osmanlıspor maçını oynayıp kazanmış, diğer rakiplerimizin maçları oynanmamıştı. Umarım puan kayıpları yaşarlar ve galibiyetimizin anlamı daha da güzel olur.

Bu arada Denizlispor-Antalyaspor maçları tarih boyunca hep kanlı geçmiştir. Ligin ilk maçında Antalya’da Yeşil Cephe tribün grubuna “Hoşgeldiniz” demiştik. Sağ olsunlar, onlar da Denizli’de çok önemli bir maç olmasına rağmen bize sıcak davrandılar. Artık biz sporda kan akmaması gerektiğini her daim söylüyoruz. Gittiğimiz şehirlerde o şehrin tarihi, kültürel özellikleri, yemekleri vs. hep geziyor ve görüyoruz. Bunlar çok hoş şeyler. Buradan Yeşil Cephe Tribün Grubuna teşekkür ediyorum. Umarım ligde kalırlar.