Ya Biz Ne Yaptık

Takımda gördüğüm en iyi şey kondisyon durumumuzdu. Bu bakımdan sezon öncesi gayet verimli geçmiş ve güzel bir yükleme yapılmış …

Ya Biz Ne Yaptık
16 Ağustos 2017 09:19

Sezona çok büyük umutlarla başladık. Yapılan transferler, verilen demeçler hep geçen sezonun en azından bir tık üzerinde bir hedefe kilitlendiğimizi hissettirdi. Geçen sezonun şampiyonu Beşiktaş ile karşılaşarak açtık sezonu. Maç öncesi bakıldığında aslında kötü bir şans gibi durabilirdi ama Beşiktaş sezona hiç de hazır değildi. Biz de Beşiktaş’ı böyle yakalamışken en azından bir puan alırız diye düşünüyorduk. Keza Beşiktaş tribünleri cezaları sebebi ile boştu.

Sahaya çıkan 11 aslında kâğıt üzerinde güzeldi. Lakin bu 11’den iyi bir futbol beklerken, oyun stratejisi olarak son derece geride duran bir takım ortaya çıktı. Tamam, hakem Cüneyt Çakır Beşiktaş’ı üzmemek için sahadaydı. Ama biz de futbol olarak gerçekten hiçbir şey ortaya koyamadık. Benim takımda gördüğüm en iyi şey kondisyon durumumuzdu. Bu bakımdan sezon öncesi gayet verimli geçmiş ve güzel bir yükleme yapılmış takıma. Ama maalesef futbol mentalitesi olarak berbattık. Taraflı tarafsız herkes ”Hedefi olan Antalyaspor bu mu?” diye sordu sosyal medyada.

Umarım takımımızın vizyonu ve koyulan hedef gereği futbol mentalitemiz değişir en kısa zamanda. Bu bağlamda Rıza Hocaya büyük iş düşüyor. Zira kendisi ”Hedef ilk 10 sıra” derken, başta kulüp Başkanımız olmak üzere yönetim, oyuncular ve taraftar hedefi Avrupa kupaları koydu. Rıza Hocanın işi hedef koymak değil, istenileni yapmaktır.

Maç için dokuz otobüs dolusu renktaşımız Antalya’dan yola çıktı. Münferit olarak gidenler ile birlikte 80 TL bilet fiyatına rağmen gerçekten çok iyi tribün yaptılar. Büyük tribün olmanın verdiği bilinç ile aramız kötü olmasına rağmen 90 dakika boyunca Beşiktaş aleyhine, Beşiktaş taraftarı hakkında zerre olumsuz bir tutum içine girmediler. Antalyaspor taraftarının başta Beşiktaş Başkanı ve yöneticileri olmak üzere hepsine örnek olması gerekiyor bu konuda. Zira maç bittikten sonra verdikleri demeçleri tribüncülerimiz bile vermez.

Maç sonu emniyet güçleri ile karınlarını doyurmak için seyyar satıcıdan alışveriş yapan genç kardeşlerimiz arasında yaşanan tatsızlık sonucu tribün büyükleri araya girmiş. Hem emniyet güçlerimize daha fazla iş düşmemesi için hem de genç kardeşlerimiz zarar görmesinler diye yapılan bu davranış gayet yerinde bence. Lakin emniyet güçleri bu sefer maalesef araya giren tribün büyüklerini darp etmiş ve orantısız bir güç kullanmışlar. Ben yaralanan dava arkadaşlarıma buradan geçmiş olsun diyorum ve İstanbul emniyetinin biraz daha sakin olmasını temenni ediyorum. Keşke bu kadar sert davranmasalardı, zira o genç kardeşlerimiz ağabeylerinin sözlerinden asla çıkmazlardı. Antalyaspor tribün adabı böyledir zira.