Hiç Yoktan İyidir

5 Nisan 2016 09:25

Son yedi maçta Ozan Evrim kaleye geçmeyi artık hak etmiyor mu? Fornezzi ve M’bolhi’den ne kadar kötü olabilir ki bu genç milli kalecimiz …

Antalya’da yazdan kalma bir hava… Antalyalı rahatına düşkündür; piknik yerlerine, deniz kenarlarına gitseniz adım atacak yer bulamazsınız. Böyle bir havada maç öncesi beklentim stadın büyük çoğunluğunun boş kalacağı yönündeydi. Yine de tahminimden daha fazla taraftar tribünleri doldurdu. Yavaş yavaş tribün kültürünün oturduğunu görmek gerçekten son derece sevindirici. Seneye daha iddialı bi kadroyla daha dolu tribünlere oynayacağımıza inancım sonsuz.

Rakip Akhisar Belediyespor tam bir sistem takımı, ayaklarıı senelerdir yorganlarına göre uzatıyorlar. Arıyorlar, tarıyorlar ve takıma fayda getirebilecek isimleri cüzi rakamlara getiriyorlar. Belli bir oyun anlayışları var ve ligin gediklilerinden biri olma yolunda emin adımlarla ilerliyorlar.

Dün sahada topa hakimiyette ezici bir üstünlüğümüz vardı. Sayısız pozisyonu biraz beceriksizlik biraz da şanssızlıktan dolayı değerlendiremedik. Rakip ender geldiği anlarda defans ve kalecimizin hatalarıyla tehlike yarattı. 4-5 atacağımız maçta son dakika golüyle alınan bir puan da iyidir, buna da şükür dedik.

Son sıralardaki takımların istikrarsız performanslarıyla küme düşme hattıyla aramızda hemen hemen bir bağ kalmamış gibi görünüyor. Bunu net şekilde söyleyebilmek için Kayserispor deplasmanından puan ya da puanlarla dönmeliyiz. Sonrasında artık yavaştan gelecek sezonun planlaması yapılmalı ve “nokta” transferlerle takım güçlendirilmeli.

Son yedi maçta Ozan Evrim kaleye geçmeyi artık hak etmiyor mu? Fornezzi ve M’bolhi’den ne kadar kötü olabilir ki bu genç milli kalecimiz? Önümüzde birçok takımda genç kalecilere verilen şansların örneği varken, bizim kendi elimizdeki yeteneği görmezden gelişimiz üzüntü verici. Morais’in forma dağıtımındaki adaletine güvenim sonsuz. İnanıyorum ki önümüzdeki 1-2 hafta içinde kaleyi genç file bekçisine verecek ve onu izleme şansını elde edeceğiz.

Bunun yanı sıra kayıplarda olan Lazarevic tam bir hayal kırıklığı. Herhalde kendisinin bonservisinin alınıp alınmaması konusunda camia ikiye bölünür.Ben olumsuz bakanlar tarafındayım. Sezonun yarısını sakat geçiren, diğer yarısında saman alevi gibi parlayıp sönen Lazarevic’in bonservisini almak bence çok riskli. Bakalım teknik heyet ne gibi bir karar alacak bu konuda.

Sene başındaki hedeflediğim kırk puana son sekiz puan kaldı. Bakalım bu puana ulaşıp, hatta daha üstüne çıkabilecek miyiz? Fikstür bunun için son derece uygun görünüyor.