Kafamda Deli Sorular

Fahrettin Kayan yazdı…

Kafamda Deli Sorular
25 Ocak 2021 07:56

Çok sevdiğim bir şarkı vardı; Hani verdiğin sözler, Hani ellerin nerede…

Camiaya 2018 yılında başkan olan ve geldiği ilk günden itibaren verdiği sözler ve büyük umutlar ile Başkan Ali şafak Öztürk tekrar istifa etti.

İlk gelişinde verilen vaatler üstüne yapılan transferler, yükseltilen çıtalar sonrası yaşanan istifa süreci, sonrasında şikayet edilen konuların giderilmesi ve dernek, vakıf ve anonim şirket olmak üzere bütün kurumlara sahip olarak tekrar başlayan 2. Öztürk dönemi, beklenmedik bir anda hem de sezonun en kritik döneminde yine istifayla sonuçlandı.

Öztürk Başkanların görevde olduğu süre boyunca en çok eleştirdiğimiz konu, iletişim kopukluğuydu. Camia olan biten her şeyi iş işten geçtikten sonra öğrenebiliyordu ve karşısında muhatap bulamıyordu. Son istifa sürecinde de her şey aynı oldu. Yazılı yapılan istifa açıklamasının ardından kafalarda oluşan bütün soru işaretleri cevapsız… Ersun Hocanın ortada kalması, oyunculardaki kafa karışıklığı… Maalesef her günümüz olaylı her olayımız çözümsüz!

Öztürk Ailesi yorulduğunu ve borçları üstlerine alarak görevden ayrıldıklarını beyan ettiler. Kendilerine bu yaptıkları fedakarlık için teşekkür ederiz. Ancak kafamızda bazı soru işaretleri var ve en azından görevi bırakırken camiayı bu cevapları vermekten hor görmesinler:

1. Yorulmalarını anlayış ile karşılayabiliyoruz ancak transfer dönemi başlamadan ya da yıl öncesinde yorulmaya başladıklarını fark etmediler mi? Bu kadar kritik süreçte bir anda yorulduklarını mı fark ettiler?

2. Kasım ayında Ersun Hoca ile 3,5 senelik sözleşme imzalanırken, hocaya takıma yapılacaklar konusunda söz verilirken bir ayda nasıl ve neden istifayı düşünür haline geldiniz?

3. Transfer tahtası zamanında yapılan yıldız transferleri nedeniyle kapalıyken, bu kadar borcu üstlenip gidiyorsunuz da sizin döneminizde yapılan transfer yüzünden olan borcu neden ödeyerek takımın elini rahatlatmıyorsunuz?

4. Üstlendiğiniz borçları tamamen ödeyerek takıma hibe mi edeceksiniz yoksa ödemelerden sonra kulüpten tekrar isteyecek misiniz?

Bu sorular daha uzar gider ama biz cevap alabilir miyiz, meçhul.

Siz zaten bu sorulara cevap vermek isteseniz, yazılı metin yerine basın toplantısıyla tüm ayrıntıları anlatarak görevi bırakabilirdiniz.

Başkan bıraktığından bu yana basında günde 2 sefer Ersun Hoca istifa etti haberleri, 3 kere de yalanlama haberi çıkıyor. Mustafa Yılmaz gibi görevi üstelenen, taşın altına elini koyan iş insanlarının bu olayı netleştirmesi gerekiyor. Hoca kendini ortada bırakılmış olarak hissedebilir ama kafasında durumunu netleştirip karar vermesi gerekiyor.

Ayrıca Ferhat Kaplan ve Hakan Özmert gibi oyuncuların çıkıp başkanın istifası hakkında yaptıkları açıklamalar için ufak bir uyarıda bulunayım, Başkan Öztürk’ün ilk istifasının ardından geri dönmesi için çağrıda bulunan Diego ve Celustka gibi oyuncuların akıbetlerinin ne olduğunu iyi incelesinler.

Son senelerde bizim için hep ikinci planda kalsa da, yeşil sahaya dönecek olursak; son haftalarda klasikleşmiş savunma öncelikli oyunumuz devam etti. Özellikle oyunun son çeyreğinde yakaladığımız pozisyonları değerlendirmiş olsaydık çok daha farklı konular konuşuyor olacaktık. Ancak bu kadar çalkantılı bir haftada deplasmanda alınan bir(1) puan çok kıymetlidir.

Ersun Hocanın takıma uygulattığı mükemmele yakın savunma oyununa biraz daha fazla hücum varyasyonları eklememiz gerekiyor. Göze hoş gelen futbolu, hücum oyunlarını seven bizlere bu oyun anlayışı sıkıcı ve zevksiz geliyor ama dünyada maalesef son dönemlerde savunma öncelikli anlayış daha da artmakta. Bu yüzden elindeki malzemeye göre pasta yapmaya çalışan hocaya kimse kızamaz.

Transfer döneminin kapanmasına az bir zaman kalmış, başkan görevi bırakmışken takıma takviye yapmak çok zor gözüküyor. Bu durumda elimizdeki oyunculardan faydalanmak, gençlerden maksimumu elde etmeye çalışmaktan başka çaremiz gözükmüyor.

Bu camia, bu şehir elindeki kaynakları kullanmasını iyi bilir. Mutlaka elindeki oyunculardan en iyi verimi alacak ve mutlaka taşın altına elini koymaktan çekinmeyecek kanaat önderleri de bulacaktır.

Her ne kadar sorunlu günlerden geçsek bile sonunun aydınlık olduğu, Antalyaspor için güzel günlere ulaştığımız sonuçlar olması dileğiyle…