Değerlendirme

29 Aralık 2015 09:57

Sezona fırtına gibi başlamıştık. Bitti denilen Eto’o’nun önderliğinde gerçekten de bütün dikkatleri üzerimize çekmiştik. Ta ki Fenerbahçe deplasmanına kadar …

Sezona fırtına gibi başlamıştık. Bitti denilen Eto’o’nun önderliğinde gerçekten de bütün dikkatleri üzerimize çekmiştik. Ta ki Fenerbahçe deplasmanına kadar. Sağ olsun hakem efendinin sayesinde son dakika bile değil, bitmiş olan maçtan mağlup ayrıldık ve düşüş başladı.

Geçen sezonki kadrodan bu sezon 3 futbolcu bile kadroya giremez, girmemeli demiştim sezon başı. Çünkü burası Süper Lig. PTT 1. lig ile arasında dağlar kadar fark var. Nitekim bu sezon birçok transfer yapmamıza rağmen, geçen sezonki kadromuzdan birçok oyuncu kadromuzda yer buldu. Dikkatinizi çektiyse tepkiler de hep bu oyuncuların üzerinde yoğunlaştı zaten. Yetersizdi bu oyuncular. İyi niyetlerinden asla şüphem yok ama gerçekten de yetersizler. Hedefi olan bir takımda, hedefe gidilen yolda bize eşlik edecek seviyede değiller.

Yusuf Hoca bırakın bu arkadaşları oynatmayı, çeşitli fanteziler üretip bu arkadaşları enteresan mevkilerde oynatmaya kalkınca sonunu hazırladı. Haftalarca tepki aldı tribünlerden. Yönetim baktı ki yollamadıkları Yusuf Hocadan dolayı tepkiler kendisine gelecek, geç de olsa kararını değiştirdi ve doğru olanı yaptı. Adımız birçok hoca ile anıldı ama iyi biliyorum ki kimse ile görüşülmedi. Sadece Eto’o’ya bir teklif yapıldı, o kadar.

Yusuf Hoca ile yollar ayrılınca takımın oyun sistemi de müthiş değişti. Her maç, hatta yıllardır  4-2-3-1 sistemi ile oynayan takımımız tamamen dünyada sadece Barcelona’nın uygulamış olduğu sisteme döndü. Bunda tabii ki takıma bir Eto’o eli değdiği hissediliyordu. Ama bu defans oyuncuları ile bu sistem olmaz. Bu sisteme göre sağbek ve solbek diye bilinen oyuncuların kullandıkları çizgileri otobana çevirmesi gerekiyor. Hatta rakip ceza alanı içerisine bolca girmeleri bekleniyor ki son maçta Sakıb benim bildiğim 3 pozisyon yakaladı rakip kaleci ile karşı karşıya.

Savunma oyuncularının tekniklerinin çok iyi olması, sürat ve kondüsyonlarının tavanda gezmesi gerekiyor. Yani kusursuz savunma oyuncuları gerekli ki sistem işe yarasın. Sisteme göre savunma oyuncuları olabildiğince öne çıkmalı. Bu rakibe önde baskı ve alan daraltma gibi imkânlar veriyor ve rakip bolca hata yapıyor. Lakin bizim defans oyuncularımız bu özellikten oldukça uzak oyuncular. Keşke bu sistem değişikliği devre arasında yapılsa, yeni oyuncular da olsaydı. Hem alışma süreci kısalırdı, bolca da hazırlık maçı ile pekiştirilirdi.

Yapılacak olan transferler müthiş önemli. Gitmesi gereken oyuncular acilen gönderilmeli. Transferler hiç vakit kaybetmeden, ivedilikle yapılmalı ki hemen kampa alınıp uyum süreci atlatılmalıdır.

Bu sezon biraz sancılı da olsa yeni stadımıza geçtik. Özlenen maraton tribün sonunda geri geldi. Kale arkalarındaki gruplarımız da sayılarını yükselttiler, ben daha da fazla olacağına inanıyorum şahsen. Bu kadar ile yetinmemeliyiz ki zamanla bu olacak zaten. Deplasmanlarda da yine güzel rakamlar çıktı taraftarımız adına. Bunlar hep güzel şeyler ama çok daha güzelleri bizleri bekliyor 2016 yılında. Umarım Türkiye kupasını aldığımız bir sezon olur bu sezon. Tüm renkdaşlarımın yeni yılını kutluyorum.