High Hopes

Ulaş Kalkan -Sezon Öncesi Değerlendirmesi …

High Hopes
9 Ağustos 2017 09:26

Her yeni sezona başlarken bir önceki sezondan kalan kalp kırıklıklarımızı, üzüntülerimizi, kızgınlıklarımızı içimize gömüp, ağır basan sevdamıza sıkı sıkıya sarılarak motive olmaya, yeni umutlara pırıl pırıl gözlerle bakmaya alışmış bir taraftarız biz. “Bu takım düşer mi düşmez mi?“leri konuşmayı alışkanlık edinmiş, olursa eskaza Türkiye Kupası’nda ilerleyip diline bal çalınmış bir taraftarız. Küme düşüp ertesi sezon ite kaka lige çıkmayı “başarı” olarak kutlamış, buna alıştırılmış bir taraftarız. Fakat bu sezon her şey eskisinden farklı görünüyor.

Geçtiğimiz sezon, 50. yılımızda yeni bir yönetim, yeni bir vizyon ile yola çıkan futbol takımımız bize öyle güzel bir sezon yaşattı ki, #TarihiSezonun hashtagiyle anılacak bu sezonun ardından ne kırgınlığımız, kızgınlığımız var şimdi ne de hafızalarımıza kazınacak büyük bir hayal kırıklığı. Geçtiğimiz sezonun ilk haftalarındaki buhran geride kalalı çok oldu, o zamandan beri sadece umuda ve güzel günlere doğru ilerleyen bir Antalyaspor görüyoruz. Bununla yaşıyor, buna alışıyor ve bununla iftihar ediyoruz. İçimizde sadece umut var, dev bir umut.

Transfer sezonuna çok hızlı başlayan, Jeremy Menez ve Maicon “Bolt” Marques ile transfer sezonunda olduğu kadar sahada da hızlı ve atak bir Antalyaspor yaratmayı amaçlayan kulübümüz, transferin ilerleyen günlerinde ligin yetenekli kanat oyuncularından Aydın, eski kaptanımız ve şehrimizin öz evladı Musa ve kalitesinden daha alt bir lig ve takımda oynadığı tüm Türk futbol kamuoyunun malumu olan yetenekli kaleci Ruud Boffin’i de bedelsiz olarak kadromuza kazandırdı. Son olarak, ben bu yazıyı hazırlarken Arsenal altyapısından çıkmış olan, Avusturya’daki son hazırlık maçımızı yaptığımız Hamburg’tan bu transfer döneminde ayrılmış olan deneyimli stoper Djourou ile anlaşılması defansif gücümüzü daha da arttırmış oldu. Geçen sezonun ikinci yarısında ortalamanın üstünde bir performans ve üst düzey özveri gösteren Salih Dursun’un ve süre aldığı iki maçta bize gösterdiği yetenek ve süratiyle ağzımıza bal çalan Jean-Armel Drole’nin de bonservislerinin alınmasıyla gerek ilk 11in kalitesini gerekse kadro derinliğini arttıran yönetimimiz bu sezon tek kulvarda mücadele etmeyeceğimizin, iki kulvarda da sürekli ileriyi düşünen bir takım olacağımızın sinyallerini veriyor. Sürekli pozitif düşünüp bu şekilde hareket eden Antalyaspor yönetimi ve idarecilerine bizlere de aşıladıkları bu özgüven sebebiyle teşekkür etmek gerekir. Geçtiğimiz sezon kulübe kazandırılmış olan genç oyuncu Harun Alpsoy’un hazırlık maçlarındaki performansı da orta saha bölgesinde zaten kalitesi apaçık ortada olan oyuncu grubumuza olan güveni bir parça daha perçinlemiştir diye düşünüyorum. Transfer dönemi bitmeden yapılacak olan bir veya iki takviyeyle bu takımın uçuşu daha da yükselir, umutlarımızla beraber.

Bize alıştırılmış olanın aksine, Antalyaspor’un hedefinin hep daha ilerisi olacağı fikrine de çarçabuk ısınan taraftarımız, başarıya inanan oyuncu grubumuz, lige ve rakiplerine oldukça hakim olan teknik direktörümüz ve teknik ekibimiz, idarecisinden çaycısına, masöründen malzemecisine, kulüp ortamında bu güzel havaya katkı yapan herkese ayrı ayrı tebrikler. Biz büyük bir aileyiz ve bir arada olduğumuz zaman her şeyin üstesinden geliriz.

Bu sezon için ünlü progresif rock grubu Pink Floyd’un “High Hopes” (Büyük Umutlar) adlı şarkısından aşağıdaki kısmı alıntılamayı uygun gördüm:

At a higher altitude with flag unfurled We reached the dizzy heights of that dreamed of world

(Daha yükseklerde sakin bir bayrakla Ulaştık düşlenen dünyanın baş döndürücü dağlarına.)

Antalyaspor bayrağını en tepeye taşımanın umuduyla; “Hasret bitsin biz de uçalım Avrupa’ya, ölümüne saldır Antalya!

#BizAntalyasporuz
#SadeceAntalyaspor