Her Puan Altın Değerinde

Himmet Güler yazdı…

Her Puan Altın Değerinde
16 Aralık 2019 08:29

Alanyaspor bu ligin en fazla gol atan takımlarından. Biz de malumunuz, geleni geçeni alan bir takımız gol anlamında. Gol atma konusunda ise tam bir facia olduğumuz için Alanya deplasmanında gol yememe üzerine kurulu bir taktik anlayış ile sahadaydık.

Açık konuşmak gerekirse, olumsuz hava koşulları bizim işimize geldi diyebilirim. Alanyaspor, savunmasını öne çıkaran bir anlayış ile üzerimize gelmeye çalıştı lakin biz bloklar arası mesafeyi kısa ve dar tutunca oyun sıkıştı kaldı. Alanyaspor pozisyon bulamadı desek yeridir. Biz pozisyon bulduk mu? Elbette hayır. Yani iki takımın toplamda bulduğu pozisyonların hepsi, bir tane pozisyon etmiyor. Hal böyle olunca da maçın hakkı olan beraberlik, iki takımın puan tablosuna eklendi. Gönül isterdi ki galip gelelim ama yenilmemek de iyidir diyelim.

Haftaya bizim ve karşı taraf için müthiş önemli bir maça çıkacağız. Rakip takımın en önemli oyuncularından birisi kırmızı kart gördü bu hafta ve bizim maçta oynayamayacak. Zaten hali hazırda biz onlardan daha kaliteli bir takımız, normal şartlarda kesinlikle kazanırız ama işte biz de güvenemez olduk artık takıma. Artık galibiyetin zamanı geldi. Bu maçı alıp, sonraki hafta deplasmanda alacağımız puan ve puanlar ile yükselişe geçmemiz gerekiyor.

Gelelim Alanya maçı öncesi ve sonrası yaşananlara…

Maçtan önceki günlerde ortada hiçbir şey yokken önce Alanya tribünü adına üzerinde bir İstanbul takımının bolca formasının olduğu fotoğrafları ile öne çıkan birisi tehditvari bir açıklama yapma gereği duydu. Bunu niye yaptı? Ortada ne gördü de yaptı gerçekten anlamak güç. İşte bu açıklama sonrası ortalık gerildi.

Kimse kusura bakmasın ama Antalya tribünü nereye, nasıl girilip çıkılacağını kimseden öğrenmek durumunda değil. Antalya tribününe bunu öğretmek de kimsenin haddine değil. Daha henüz Alanya’nın girişinde Antalya otobüsleri taşlandı. Konya’da, Göztepe ile Alanya’da oynanan maçlar esnasında bizlerden yardım isteyen ilçe takımımızın taraftarı, maalesef o günleri unuttu. Maç sonrası yine otobüsler taşlanınca da Antalya tribünü her bilinçli vatandaşın yapması gerektiği gibi suçluları alıp emniyet mensuplarına teslim etti. Gönül isterdi ki böyle şeyler yaşanmasın.

Çok uzak değil, Antalyaspor tribünü en büyük hasımları olan Denizlispor ve Bursaspor tribünleri ile artık savaşmıyor, eski olaylar yaşanmıyor. Özellikle geçen yıl Ankaragücü tribününden iki genç kardeşimizin Antalya dönüşü yaşanan kazada vefat ettiği günden beri, tüm ülke tribünlerinin o gün söz verdikleri gibi, olaylar yaşanmasın istiyoruz. Kimsenin burnu kanamasın istiyoruz. Futbolun ne kadar endüstriyel olsa da güzel bir oyun olduğunun bilinci ile maçlara gidilip gelinmesi gerektiğine inanıyoruz. Ama maalesef camiaların ortamı geren insanlara müdahale etmesi gerekiyor bu tarz durumlarda. Büyük camia olmanın bir göstergesi de ağır olmaktır. Aynı büyük tribün olmanın da gerektirdiği gibi. Takım olarak Başakşehir takımı son yıllarda hep ilk sıralara gelse de, tribün anlamında kimse onları dikkate almaz mesela. Demek istediğimi böyle bir örnek ile açıklama gereği hissettim.

Şimdi herkesin geçtiğimiz haftaya takılı kalmadan, Ankaragücü maçına enerjisini harcaması gerekiyor. Takımımızı 90 dakika durmadan destekleyip, alınacak 3 puan ile çıkışa başlamamız gerekiyor.